Bebek Ayak Numaraları

Bebeklerin ayak yapıları yetişkinlerinkinden oldukça farklıdır. Bebeklerin ayaklarında kemiksi bir yapı yerine kıkırdak bir yapı bulunmaktadır. Bebeklerin ayakları genelde parmakların olduğu kısma doğru daha genişken topuk kısmı daha dardır ve ayakları esnektir. Bebekler için yapılabilecek yanlış ayakkabı seçimleri sebebiyle ileride ayaklarıyla ilgili problemler yaşayabilirler.

Bebekler dünyaya geldikleri andan başlayarak sürekli olarak gelişim gösterirler. Zaman geçtikçe hareket etmeyi, oturmayı, emeklemeyi ve daha sonra da yürümeyi öğrenirler. Çoğu ebeveyn bebeğinin ilk adımlarını gördükten sonra onlara ayakkabı almaya özenirler. Ama bazen sırf görüntüsü sebebiyle yapılan bu ayakkabı seçimleri pek de sağlıklı olmayabilir. Bebeklerin esnek ayakları herhangi bir yanlış ayakkabı seçiminde baskıyla karşılaşırsa ayaklarında çeşitli biçim bozuklukları oluşabilir. Bu ayak problemleri ayakların yanı sıra bebeklerin sırt bölgesini ve bacaklarını da olumsuz olarak etkileyebilir. Bu sebeple de uzmanlar genelde yeni yürümeye başlayan bebeklerin çorap veya çıplak yürümelerini tavsiye ederler. Doğumdan itibaren bebeğinizin ayaklarını özgür bırakmanız ayak gelişimleri açısından oldukça önemlidir. Yürümeye yeni başlayan bebekler öncelikli olarak ayak tabanlarıyla ve topuklarıyla yürümeyi hissettiklerinden, ilk dönemlerde çıplak ayakla veya çorapla yürümeye başlamaları ayak gelişimleri için önem arz etmektedir. Bebeklerin ayaklarındaki kıkırdak yapının kemikleşmesi ve var olan yağ dokusunun da kaybolması 4 yaşa kadar uzayabilir.

Bebeklerin Ayak Sağlığı Neden Önemlidir?

bebek ayak sağlığı

Gelecekte yaşanan ayak problemlerinin çoğu bebeklik döneminde ilk yürümeye başladıkları zamandan kaynaklanmaktadır. Bazı ebeveynler yalnızca çok tatlı göründükleri için bebeklerinin ayaklarını dar ve dümdüz tabanlı ayakkabıların için hapsederler. Bu oldukça yanlış bir davranıştır çünkü böyle durumlarda bebeğin ayak sağlığı problemleri yaşaması kaçınılmaz hale gelir. Bebeklerin yürümeye başladığı ilk zamanlar tercih edilmesi gereken en güzel ayakkabı, çorap veya yumuşak tabanlı patiklerdir. Çıplak ayakla bırakılması da olabilecek seçenekler arasındadır ama bu şekilde bebeğin ev içinde dolanırken üşümemesini sağlar aynı zamanda kas gelişimini de desteklemiş olursunuz. Peki ev dışında ne tercih etmeliyiz diye soracak olursanız tabanı yumuşak, bebeğinizin ayaklarını sıkmayacak esneklikte ayakkabılar tercih edebilirsiniz.

Bebeklerin Ayak Sağlığına Nasıl Dikkat Edilebilir?

  • Bebeklerin 2 yaşına kadar çorapla veya yalın ayakla yürümesine izin verilmesi önemlidir.
  • Ayakkabı seçimi yapmadan önce bebeğin ayak ölçüsü alınmalı ve ayak ölçüsüne uygun olarak ayakkabı tercih edilmesi ayak gelişimi için oldukça önemlidir.
  • Ayakkabının sert ve düz tabanlı olmasından kaçınmalı, esnek ve rahat ayakkabılar tercih edilmelidir.
  • Küçük ve dar ayakkabılar tercih edilmemesi gerektiği gibi büyük ayakkabılar da giydirilmemelidir.
  • Bebeğin ayaklarında içe basma tarzında herhangi bir problem görülmesi sonucunda en kısa zamanda bir uzmana görünmeniz önemlidir.

 

bebeklere ayakkabı ne zaman alınır

Bebeklere Ayakkabı Ne Zaman Alınmalıdır?

Bebeklerin yürümeye başladığı ilk zamanlar genelde 8-18 ay arasıdır. Uzmanların çoğu bu dönemde bebeklere ayakkabı giydirilmemesini önerir. Çünkü dönemde bebeklerin kas yapıları yeterince gelişmediğinden ayakkabıyla rahat hareket edemezler. Bebeklerin ayak kasları, ayak tabanları yere değdikçe gelişir ve ayakları üzerinde durarak farkındalık kazanırlar. Bu sebeple bu dönemlerde çorap ve patikler tercih edebilirsiniz. Bebeklerin yaşı 2 civarına yaklaştığında ise ayakkabı almak için doğru zaman gelmiş demektir. Bu dönemde artık ayak kas gelişimleri oldukça yol kat etmiş ve ayakları ayakkabı kullanımına hazır hale gelmiştir. Bebeğinizin için tercih edeceğiniz ayakkabının her şeyden önce rahat olması çok önemlidir. Bunun yanı sıra ayakkabının yumuşak, ayak ölçüsüne uygun ve esnek olması, gelişiminin devam ettiği ayak kaslarını olumlu olarak etkiler. Seçilen ayakkabının ayağa baskı uygulayan, sert, sıkı ve dar olmamasına dikkat edilmelidir.

 

bebek ayakkabısı seçiminde dikkat edilmesi gerekenler

Ayakkabı Seçiminde Nelere Dikkat Etmeliyiz?

  • Seçilecek olan ayakkabının yumuşak ve esnek olması önemlidir.
  • Ayakkabı bebeğin ayak bileğini desteklemelidir ki herhangi bir denge problemi yaşanmasın.
  • Ayakkabının tabanının kaygan olmaması oldukça önemlidir. Mesela ayak tabanı tırtıklı olan ayakkabılar kaymayı engellediğinden bu tarz ayakkabılar tercih edebilirsiniz.
  • Ayakkabı bebeğin ayağına ne küçük ne de büyük olmalıdır, tam ölçü alınmalıdır.
  • Ayakkabının ön tarafında ufak da olsa parmak boşluk kalmalıdır.
  • Topuklu veya kösele tarzında bebeğin kullanımına uygun olmayan ayakkabılar tercih edilmemelidir.
  • Bebeğin ayağının yere teması önemli olduğundan ayakkabının yere temas hissi vermesi önemlidir.
  • Ayakkabının hava alacak şekilde tasarlanması ve kullanılan malzemelerin terletmemesi önemlidir. Çünkü bebekler oldukça hareketli olduklarından ayakları çok çabuk terleyebilir. Bu noktada ayakkabının malzemesi oldukça önemlidir.

Bebek Ayak Numaraları Nasıl Hesaplanır?

Bebeklerin ayak ölçüleri, bebeğin en uzun parmağı ve topuğu arasında mesafe ölçülerek oluşturulur. Bebeklerin ayak numaraları her birinin ayak boyutuna göre değişkenlik gösterse de genelde şu şekildedir;

  • 0-6 ay ortalama olarak ayak uzunluğu 11 cm, ayak numarası 17-18,
  • 6-12 ay ortalama ayak uzunluğu 12 cm, ayak numarası 19-20,
  • 12-18 ay ortalama ayak uzunluğu 14 cm, ayak numarası 21-22,
  • 18-27 ay ortalama ayak uzunluğu 15 cm, ayak numarası 23-24,
  • 2-3 yaş ortalama ayak uzunluğu 16,5 cm, ayak numarası 27-28.

 

Bu yazı Narut Gez tarafından hazırlanmıştır.

 

Diş Kaşıyıcı Nedir?

Doğumdan sonra hem bebekler hem de ebeveynler için en zorlayıcı süreçlerden biri olan diş çıkarma döneminde en büyük yardımcı diş kaşıyıcı ürünlerdir. Bebekler, farkında olmadan birçok nesneyi kullanarak damaklarını kaşımaya çalışırlar. İçgüdüsel olarak sergiledikleri bu davranış ile farkında olmasalar da dişlerinin çıkmalarını kolaylaştırırlar. Bu süreci kolaylaştırmak için yalnızca diş etleri ve damağı kaşımak amacıyla üretilen ürünlere diş kaşıyıcı denir.

Diş Kaşıyıcı Ne Zaman Kullanılır?

diş kaşıyıcı ne zaman kullanılır

Bebeklerin ilk diş çıkarma döneminde yani genellikle 3-7 aylık zaman diliminde kullanılır.

Diş Kaşıyıcı Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?

diş kaşıyıcı seçerken dikkat edilmesi gerekenler

  • Keskin ve sivri kısımlar olmamalı
  • Bebeğin boğazına sokmasına ve yutmasına engel olacak bir tasarımı olmalı
  • Dezenfekte edilebilen maddelerden üretilmeli
  • Ağza girmesi uygun olmayan sağlığı tehdit edecek maddeler içermemeli

Diş Kaşıyıcı Türleri

Diş kaşıyıcılar oyuncak şeklindeki diş kaşıyıcılar, halka şeklindeki diş kaşıyıcılar ve sulu diş kaşıyıcılar olmak üzere üç çeşittir. Oyuncak şeklindeki ve halka şeklindeki diş kaşıyıcılar şekil itibariyle farklılık gösterse de temelde aynıdır. Bu diş kaşıyıcılardan farklı olarak özellikle son dönemde popülerleşen sulu diş kaşıyıcılar ise bebeklere temas etmeyen görsellik ve ferahlatma amaçlı renklendirilmiş içme suyu içerirler. Buzlukta bekletip içindeki suyu dondurarak kullanılırlar.

En İyi Diş Kaşıyıcılar

Sophie Diş Kaşıyıcı (200 – 250 TL):

sophie diş kaşıyıcı

  • Oyuncak şeklindeki diş kaşıyıcı türlerinden biri olan bu ürün, şekli itibari ile bebeğinizin ilgisini çekerken toksik olmayan bileşenleri ile bebeğinizin sağlığını korur.
  • %100 kauçuktan oluşur ve toksik olmayan gıda boyası içerir.
  • Hafifliği sayesinde bebeğinizin kavramasına kolaylık sağlar.
  • Gövdesine basınca çıkardığı tatlı ses ile bebeğinizi eğlendirmek ve oyalamak için de kullanışlı bir alternatif olabilir.
  • Yumuşak yapısı ile çiğnenebilir özelliktedir.

Fisher Price Neşeli Arkadaş Dişlik ve Çıngırak (90 – 100 TL):

Fisher Price Neşeli Arkadaş Dişlik ve Çıngırak

  • Halka şeklindeki diş kaşıyıcılar arasında en popüleri diyebiliriz. Hem halka şekli sayesinde bebeğinize kavrama kolaylığı sağlar hem de sevimli fil görüntüsü ile ilgisini yitirmesini engeller.
  • Kauçuktan üretilmiştir. Sağlıklı bileşenler içerir, temizlik kolaylığı sağlar.
  • Ürünün tutma yerinde bulunan çıngırak sayesinde bebeğinizi fiziksel olarak rahatlatırken aynı zamanda işitsel olarak da eğlendirir.
  • Fil dışında bukalemun, aslan ve kaplumbağa figürleri gibi çeşitli seçenekler de mevcut.

Chicco Sulu Diş Kaşıyıcı (40 – 50 TL):

Chicco Sulu Diş Kaşıyıcı

  • İçindeki su sayesinde buzlukta bekleterek soğutulabilen bu diş kaşıyıcı bebeğinizin damağını ferahlatırken dişlerini kaşımasına yardımcı olur.
  • Silikon yapısı sayesinde kolayca temizlenebilir.
  • Meyve şeklindeki modelleri ile bebeğinizin meyvelere bakış açısını değiştirebilir.

Diş Kaşıyıcı Alternatifleri Nelerdir?

Diş kaşıyıcı ürünler almak istemiyor, onun yerine farklı alternatifler arıyorsanız havuç ve elma gibi sert yapıya sahip sebze veya meyveler tercih edebilirsiniz.

Büyük ve sert bir havucu yıkayıp soyduktan sonra çok uzun olmayacak şekilde keserek bebeğinize verebilirsiniz. Kestiğiniz havuç dilimlerinin çok ince ve kırılabilir olmamasına özen göstermelisiniz. Aksi takdirde bebeğinizin boğazına kaçabilir. Aynı şekilde kalın ve sert bir elma dilimi de diş kaşıyıcı görevi görür.

Diş Kaşıyıcı Kullanmak Zararlı Mıdır?

Doktorlar içerik bakımından zararsız ürünlerin kullanımının herhangi bir zararı bulunmadığını söylüyor. Hatta bebeklerinizin diş çıkarma döneminde kullanacakları diş kaşıyıcılar, kaşınma ihtiyaçlarını gidererek damaklarını rahatlatacağı için yararlı olduğunu bile söyleyebiliriz.

Sulu kaşıyıcı türleri için küçük bir uyarı yapacak olursak, içerdikleri su sebebi ile ebeveyn gözetiminde kullanımları önerilir. Herhangi bir sızıntı ihtimalinde müdahale edilmelidir.

 

 

Bu yazı Ayça Çimen tarafından yazılmıştır.

 

 

 

Çocuklarda Renk Seçimi Nasıldır?

Renkler çocukların çevreleriyle iletişiminin önemli parçalarından biridir. Çocuklar renklerle beraber nesneleri gruplandırmaya ve anlamlarını fark etmeye başlar. Renkler, ebeveyn – çocuk iletişiminde önemli rol oynarken çocukların gelişim süreçlerini ve kariyer planlamalarını  birçok açıdan etkiler.

Çocukların Renkleri Tanıma Süreci Nasıldır?

Renkleri tanıma ve tanımlama yeteneği erken çocukluk döneminde başlar ve yaşla birlikte gelişir. En erken tanınan renkler yeşil, kırmızı, sarı ve siyahtır.

Çocuklar renkler arasındaki farkları 1.5 yaşından itibaren fark etmeye başlar, renkleri isimlendirmeleri ve anlamları ise 3 yaşında başlar.

Çocukların Renk Seçimleri Anlamlı mıdır?

kız çocuk renk seçimi

Çocuklar 4 yaşından önce renk seçimlerinde bilinçsiz tercihler yaparlar.

Çoğu çocuğun bebeklikten itibaren korunduğu ve daha olumlu ortamlarda maruz kaldıkları renkler parlak ve canlı renklerdir. Çocuklar bu nedenle pozitif duygularla parlak ve canlı renkler arasında ilişki kurarlar.  Erken çocukluktaki nesne – renk ilişkilerinde kötü ve çirkin nesneler siyahla, pozitif algılanan nesneler ise parlak renklerle en çok da sarı ile eşleştirilmiştir

Renklerin doygunluk seviyelerinin çocukların renk tercihlerinde önemli etkileri vardır. Kırmızı, yeşil, mavi, mor renklerde canlı tonlar tercih edilirken, sarı renk için açık tonlar daha çok tercih edilir.

Çocuklardan yetişikinlerden farklı olarak renk seçimlerini anlama bağlı yapmazlar. Daha çok maruz kaldıkları ortamlardan yola çıkarak canlı ve parlak renkleri seçme eğilimleri daha yüksektir.

Renkleri kendi aralarında kıyaslayacak olursak da; daha küçük çocuklar için renklerin dalga boyu çocukların seçimlerini etkiler. Kırmızı ve sarı gibi uzun dalga boyundaki renkler mavi ve yeşil gibi kısa dalga boyundaki renklere göre daha çok tercih edilir.

Çocukların Renk Algıları Nasıldır?

erkek çocuk renk seçimi

7 – 8 yaş grupu çocuklarda yapılan bir araştırmaya göre çocuklar duygularını veya olayları gruplarken duyguları sıklıkla kullanıyor. Duygu gruplarının olumlu – olumsuz ve basit – karmaşık olarak sınıflandırıldığı çalışmada renklerle ikişkilendirilme yapılmış. Yani, çocuklar renkleri mutlu veya mutsuz hissettiklerini ifade etmek için araç olarak sıklıkla kullanıyor.

Araştırmanın sonuçlarına göre mavi renk cinsiyetten bağımsız olarak mutluluğun temsilinde kullanılıyor. Kırmızı ve kahverengi renkleri erkekler için mutlu, kızlar için mutsuz renkler olarak derecelendirilmiş.

Pembe ve mor renkleri ise kızlar için mutlu, erkekler için mutsuz renkler olarak derecelendirilmiştir.

Sarı, turuncu, beyaz, mavi, yeşil ve siyah renklerde cinsiyet farkı görülmemiştir.

Çocukların Renk Seçimlerinde Cinsiyet Etkisi Var Mıdır?

Kızlar Pembe, Erkekler Mavi mi Seçiyor?

kız çocuk odası renk seçimi  erkek çocuk oyuncak renkleri

 

Bu soruya yaş gruplarından  ve çocuğun maruz kaldığı ortamlardan bağımsız bir yanıt vermek mümkün değildir. Özellikle doğduğu günden itibaren mavilere veya pembelere çok fazla maruz kalmamış, renklere eşit uzaklıkta büyüyen çocukların renklere cinsiyetleriyle ilişki bir eğilimi gözlenmemiştir.

Erken çocuklukta aslında cinsiyetlerinden bağımsız olarak mavi rengi diğer renklere kıyasla daha çok tercih ederler. Ancak pembeye özel bir yatkınlık olduğuna dair araştırma sonuçları yoktur.

İlkokul yaş grubundaki çocukların cinsiyetle ilişkisi erken çocukluktan daha yüksektir. Çünkü çocukların sosyal çevresi genişledikçe ve akran iletişimleri kuvvetlendikçe renk klişeleriyle çok fazla karşılaşıyor.

7 ay ile 5 yaş arası çocuklar yapılan bir çalışmada kızlar her gün belirli oranda pembeye, erkekler ise maviye maruz bırakılıyor. Çalışma sonuçlarına göre kız çocuklarının pembeyi seçme oranı daha yüksek iken erkek çocukları da aynı oranda pembeden uzak durmaya çalıştıkları gözlemlenmiştir.

Erken Çocukluktaki Renk Seçimleri Çocukların Geleceğini Etkiler Mi?

çocuklukta renk seçimi

Bu soruya direkt olarak ‘’evet’’ cevabını vermek mümkün. Bu konunun ekonomik, sosyal ve toplumsal olarak birçok açıdan ele alınabilir. Günümüzde daha çocuklar doğmadan cinsiyetleri öğreniliyor ve odaları oyuncakları çoğunlukla  ‘’pembe ya da mavi’’ hazırlanıyor.  Kızlar pembenin etkisiyle prenses dünyasına doğarken, erkek bebekler mavi gökyüzüne, özgürlüğe doğuyor. Cinsiyet eşitsizliği çocukların odalarının renginden başlıyor aslında. Biraz daha büyüdüklerinde ise mağazalarda bu etki artarak devam ediyor.

Çocuğunuzla oyuncak seçimine gittiğinizde kızlar için çeşitli evcilik oyunları, bebekler, ev düzenleme eşyaları gibi oyuncaklar pembelerle ve simlerle sunuluyor. Prenses odasına doğan kız çocuklarımız ise yıllardır o pembenin içinde büyüdüğü için pembe oyuncakları tercih ediyor doğal olarak.

Erkek oyuncaklarına gelirsek de çeşitli legolar, arabalar, su tabancaları gibi kesinlikle daha çok çeşit ve rengin olduğu reyonlar bizi karşılıyor. Kız oyuncak reyonuna göre bilişsel gelişimlerine daha çok fayda sağlayacak üç boyutlu düşünmeyi gerektiren oyuncaklar mevcut.  Tabii ki bu oyuncaklar da mavi renk ağırlıklı fakat daha çeşitli renklerde.

Tüm bu renklerden ve dolayısıyla oyuncak seçimlerinden yola çıkarak çocukların bilişsel ve sosyal gelişimlerini büyük oranda etkiledğini söyleyebiliriz. Pembe bebekleri ile oynayan kız çocuklarına ilerideki sosyal rolleri çoktan biçilmiş oluyor. Bunların çocukların meslek seçimlerine, kariyer planlarına önemli etkileri vardır.

Legolarla oyanayan bir erkek çocuğunun ev içi oyuncakları ya da bebeklerde oynayan kız çocuklarına oranla mekanik işlere, mühendislik alanlarına daha yatkın olmasını yadırgamayız değil mi?

Aynı şekilde büyüyen kız çocuklarının daha sosyal alanlara yönelmesi, daha az risk alarak hayatlarını planması o çocuğun gelişim sürecinin kaçınılmaz bir sonucu oluyor. Yani, bu noktada ebeveynlere düşen çocukları renk klişelerine maruz bırakmamaktır. Çocukların cinsiyet ve renk tabularından uzak gelişimlerinin, gelecek yaşantınlarına olumlu etkileri olacaktır.

Yürüteç Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Birçok ebeveyn bebeğinin hızlı büyüme belirtileri göstermeye başlamasıyla birlikte, onun ilk adımlarını attığını görmek için sabırsızlanıyor. Yürümek, bebeğin bağımsızlaşmaya başladığı bir dönem olduğu için hem bebeğin hem de anne-babanın hayatında oldukça önemli gelişmelerden biri. Bu sebeple de birçok ebeveyn bebeğine yardımcı olabilmek için ve hızlı yürümeyi öğrenmelerine yardımcı olduğunu düşündükleri için yürüteç alıyor.

İlk zamanlarda bebek yürüteçlerinin bebeklerin yürüme ile ilgili motor becerilerini geliştirdiği düşünülmüştür. Ancak daha sonra yapılan araştırmalar, bebekler için faydalı olduklarına dair iddiaların tamamen doğru olmadığını gösteriyor. Bu araştırmalar doğrultusunda da birçok uzman yürüteçlerin aslında normal gelişim için zararlı olduğunu belirtiyor. Yuvarlanma, emekleme, ayakta durma ve yürüme gibi egzersizler bir bebeğe kendini nasıl dengeleyeceğini öğretir. Fakat bebek yürüteç kullanmaya başladığında bebeğin yürüteçte kendini dengelemesi gerekmez. Bebek ister yana ister öne eğilsin, yürüteç onun düşmesini engeller. Bu sebeple de bebeğin kendini dengelemeyi öğrenmesi güçleşir.

Yürüteçlerin Zararları Nelerdir?

  • Yürüteç kullanan bebekler, yürüme veya emekleme aşamalarına diğerlerine göre daha geç ulaşabilirler.
  • Bebekler, gelişimleri için önem arz eden yuvarlanma-oturma-emekleme-yürüme rutinini izlemelidir. Bu tür egzersizler, bebeklerin ayakta durması veya yürümesi için gereken tüm kasları güçlendirmeye yardımcı olur. Fakat yürüteç bebeğinizin bunu yapmasını engelleyebilir ve bebeğin normal gelişimini sekteye uğratabilir.
  • Yürüteçteki bebekler emekleyen bebeklerin ulaşamayacağı yerlere ulaşabilir bu durum bebek güvenliği için tehlikeli olabilir.
  • Yürüteçlerin üretiminde kullanılan malzemeler bebeğinizin ayak parmaklarının yaralanmasına sebep olabilir.

Yürüteçlerin Faydaları Nelerdir?

  • Yürüteçler bebeği meşgul tutarlar ve onlar için bir eğlence kaynağıdır. Bebek yürüteçlerinin çoğu, yürümeye başlayan bebeklerin ilgi duyabileceği objelerle birlikte gelir. Yürüteçteki objeler, objelerin renkleri ve sesleri bu aracı onlar için ilgi çekici yapar.
  • Bebeğinizin bilişsel sürecini uyarır. Bunun nedeni, yerleşik oyuncakların farklı renk ve şekillerde olmasıdır. Yürümeye başlayan bebek, çeşitli unsurların ne olduğunu anlamaya çalışmak için çok zaman harcayacaktır.
  • Bebeği yürümeye teşvik eder. Yürüteç tarafından desteklendiğinden, bir çocuğu yürüteç içinde hareket ettirmek daha kolaydır.
  • Bebekler bir tür bağımsızlık deneyimi yaşadıklarından ötürü özgürlük algıları gelişir.

Gördüğümüz gibi, bebek yürüteçlerinin kendi artıları ve eksileri vardır ve bu sebeple de birçok ebeveyn tarafından “bebek yürüteçleri güvenli midir?” sorusu sıklıkla gündeme gelmektedir. Dikkatli bir ebeveyn olarak, dezavantajların önüne geçilebilmesi için dikkatli olmanız gerekir. Sonuçta, bu tür nesnelerin kullanılması nedeniyle bebeğin gelişiminin engellenmediğinden emin olmak ebeveynin sorumluluğundadır.

Bebek yürüteç ile gelen riskler bebeğinize olan faydalarından daha büyük gibi görünse de, almaya karar verirseniz…

Yürüteçler İçin Güvenlik Önerileri:

  • Daima bebeğinizin yanında durun ve saniyeler içinde tehlikeli yerlere hareket edebileceğinin farkında olun.
  • Yürüteçin yalnızca düz bir yüzeyde kullanılabileceğinden, basamaklara veya merdivenlere erişimi engellendiğinden emin olun.
  • Yalnızca “bebek korumalı” bir alanda kullanın. Bu, bebeğinizin elektrik kabloları, sıcak içecekler, temizlik kimyasalları, yangınlar, ısıtıcılar, havuzlar veya tuvaletler gibi tehlikeli nesnelere hareket edemeyeceği veya ulaşamayacağı anlamına gelir.
  • İstediğiniz zaman hareket etmesini engelleyen kilitli ve fren mekanizmalı bir yürüteç seçin.
  • Bebeğiniz oturmadan önce veya bebeğiniz yürümeye başladıktan sonra yürüteç kullanmayın.
  • Bebeğinizi 15 dakikadan fazla yürüteçte tutmayın.

Bebeğinizin Yürüteç Kullanmaya Başlaması İçin Uygun Zaman Nedir?

Bebeğin yürüteç kullanmasında asıl dikkat edilmesi gereken durum hangi yaşta olduğu değildir. Asıl önemli olan bebeğinizin kas gelişiminin ve boyunun yürüteç kullanmak için uygun olmasıdır. Bu bilgilerin yanı sıra yürüteçler genellikle 4-16 aylık bebekler için tasarlanır.

Yürüteç Marka Tavsiyeleri

BabyHope Yürüteç

babyhope yürüteç

Bebeğinizin 6. ayından başlayarak, 12 kg olana kadar rahatlıkla kullanabileceğiniz bir ürün. Bu ürünün üretiminde kullanılan plastik malzemenin oldukça kaliteli olduğunu belirten kullanıcılar aynı zaman da renklerin capcanlı olduğunu da belirtmiş. Yürütecin yüksekliği kademeli olarak ayarlanabiliyor. Aynı zaman da ebeveynlerin de desteklemesi için ürünün arkasında bir itme barı bulunuyor. Ürünün tekerleklerinin malzemesi silikon olduğundan rahatça kullanılabilmekte. Bu yürütecin fiyatı ise ortalamak olarak 160 TL.

Sunny Baby Yürüteç

Sunny Baby Yürüteç

Bebeğinizin 6. ayından itibaren güvenle kullanabileceğiniz bu yürüteç 12 kg ağırlığa kadar taşıma kapasitesine sahip. Yürütecin farklı oyuncakların bulunduğu bir ön barı var. Kolaylıkla katlanıp kapatılabilen bu yürüteç oturma şiltesine sahip olduğundan oldukça konforlu bir ürün. Aynı zamanda ürünün 2 tane hareket sabitleyicisi bulunuyor. Bu yürütecin fiyatı ise ortalama olarak 200 TL.

Fisher Price Yürüteç

Fisher Price Yürüteç

 

Bebeğinizin 6.ayından itibaren gönül rahatlığıyla kullanabileceğiniz bu yürüteçte bulunan aktivite bölümü sayesinde bebeğinizin birçok bilişsel becerisi desteklenmiş oluyor. Bu aktivite bölümünde bebeğinizin ilgisini çekebilecek basıldığında melodiler çalan ışıklı düğmeler, dönen bir oyuncak top ve kitap bulunuyor. Bu yürütecin fiyatı ise ortalama olarak 220 TL.

Kiwi Yürüteç

Kiwi Yürüteç

Kademeli olarak ayarlanabilen yükseklik ayarı olan bu yürütecin arka kısmında tutma barı bulunuyor. Yürütecin ön panelinde bulunun aktivite bölümünde piyano, çıngırak ve abaküs bulunuyor. Bu bölüm yürüteçten çıkarılıp ayrı olarak kullanılabiliyor ve çıkarılınca yürüteç mama tepsisine dönüşüyor. Yürütecin sırt kısmında bulunan bel desteği sayesinde bebeğinizin kafasının arkaya düşme riski ortadan kalkıyor. Manevra kabiliyeti fazlasıyla gelişmiş olan bu yürütecin yanlarında bulunan stoperler yardımıyla ürünü istediğinizde sabitleyebiliyorsunuz. Bebeğinizi sallamak istediğinizde ise yürüteçte bulunan sallama aparatlarını açıp yürüteci sallanabilecek şekle getirebiliyorsunuz. Bu yürütecin fiyatı ise ortalama olarak 225 TL.

Chicco Yürüteç

Chicco İlk Adımlar Yürüteç

 

Chicco Mutlu Alışveriş İlk Adımlar yürütecin dört farklı özelliği var. Yürüme yardımcısı özelliğiyle birlikte ürünün tekerleri bebeğe eşlik ederek sağlam adımlar atmasına yardımcı oluyor. Alışveriş arabası özelliği ise bebeğinizin alışverişe gitmiş gibi oyun oynamasını sağlayarak imitasyon becerilerini geliştiriyor. Bultak kovası özelliği, bebeğinizin el becerilerini geliştirmesine katkıda bulunuyor. Çift dilli barkod okuyucu özelliği ise nesneleri ve renkleri hem İngilizce hem de Türkçe dillerinde okuyarak, bebeğinizin dil gelişimine katkıda bulunuyor. Diğer yürüteç modellerine göre fiyatı ortalamanın üstünde olan bu yürütecin fiyatı ise ortalama olarak 620 TL.

 

Bu yazı Narut Gez tarafından hazırlanmıştır.

Barbie Bebekler Hakkında Merak Ettikleriniz

Ruth Handler kızı Barbara’nın saatlerce kâğıt bebeklerle oynadığını gördü ve bunun üzerine 3 boyutlu bir bebek yarattı. 1959’da kızının adını taşıyan ilk Barbie Bebek 9 Mart 1959’da New York Oyuncak Fuarında görücüye sunuldu. Başlarda şüpheyle karşılanan bu bebek, 55 yıldan fazla bir süredir, kızlara ilham veren küresel bir simge haline geldi. İlk yılında 300.000 Barbie bebek satıldı ve zaman içinde gördüğü talebi karşılamak ve kendini geliştirmek adına Barbie için bir erkek arkadaş ve küçük kız kardeş üretilmeye başladı.

Gelişen Barbie bebek sektöründe, Barbie’ler Hostes, doktor, pilot, astronot, olimpik sporcu ve ABD Başkan adayı gibi farklı işlerde ortaya çıktı. Aynı zamanda, Barbie bebeklere zaman içinde tasarım kıyafetler, arabalar ve hatta “Rüya Evler” üretilmeye başlandı.

Tüm bu gelişmeler sırasında, çocuklar oyuncakları sadece eğlenmek için tercih etmedikleri, dış görünüşünden etkilendikleri için kendilerine benzerlikleri veya benzemek istedikleri içinde tercih ettikleri biliniyordu. Barbie bebeklerin dış görünüşleri ise tartışmaya neden olmuştu. Birçok kişi Barbie’nin küçük kızlara gerçekçi olmayan ve zararlı örnek verdiğini hatta zararlı örnek oluşturabileceğini savunuyordu. Bunun üzerine Mattel, ortalama insan ölçülerine uyan kıvrımlı, minyon ve uzun olmak üzere üç yeni Barbie satışa sundu. Aynı zamanda günümüzde Barbie bebekler birçok cilt tonuna sahip.

Çocukların vücut imajı hakkındaki fikirleri göz önüne alınarak, bu bebeklerin piyasaya çıkışı fazlasıyla olumlu tepki aldı.

Barbie ailesi

Barbie Evleri

Orijinal olarak adlandırılan ilk Barbie Evi 1962’de ortaya kondu. Bu ev karton ve kâğıttan yapılan taşınabilir bir evdi. Günümüzde gerçek ev tarzları nasıl değiştiyse, Barbie Evleri de aynı şekilde değişti ve gelişti.

Günümüzde en çok konuşulan Barbie Evi aşağıda gördüğünüz “Rüya Ev”. 3 katlı, bir garaj içeren, 8 odası olan hatta bir ev ofisi, 4 Barbie’nin kullanımına uygun bir asansörü olan ve havuza sahip bir ev!

60’tan fazla ek aksesuara sahip olan ev, Barbie Hikayeleri oluşturmak için inanılmaz bir fırsat sunuyor.

barbie evleri

Barbie Bebek ve Barbie Ev Fiyatları

Barbie bebekler, ortalama 150 TL’den başlıyor ve fiyatlar farklı özelliklere göre katlanarak artıyor.

Barbie Ev fiyatları 250 TL’den başlıyor, bu fiyatlardaki evler genellikle küçük, portatif evler oluyor.

Son model Barbie Evleri ve Barbie Rüya Evi fiyatı ise 3.000 TL civarında.

Bebek Odası Hazırlarken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bebek odası dekore etmek onu beklerken yapılan en keyifli aktivitelerden biri. Bir tema seçmek, mobilya ve dekorasyon ürünlerini seçmek bu işin önemli parçaları olsa da bebeğinizin odasını hazırlamak bundan çok daha fazlası.

Bebeğinizin gelişimi, uyku düzeni ve odayı güvenli bir ortama çevirmek gibi birçok önemli nokta da var.

Güvenli Bir Bebek Oda Nasıl Oluşturulur?

Bebek Odasında Güvenlik

  • Köşeleri sivri değil, yuvarlak olan mobilyalar tercih edilmelidir.
  • Mobilyalarda cam tercih edilmemelidir.
  • Duvarlara asılabilen raflara dikkat edilmelidir; bebeğinizin kafasını
    çarpmayacağı, asılamayacağı ve kafasına bir şey düşmeyeceği şekilde yerleştirilmelidirler.
  • Odadaki prizler koruyucular ile kapatılmalıdır.
  • Pencere ve kapılara bebek kilidi taktırılmalıdır.
  • Bebek beşiğinin parmaklıkları bebeğinizin boyundan uzun olmalıdır.

Bebek odası Antialerjik ürün

Bebeğinizin Sağlığı İçin Göz Önünde Bulundurulması Gerekenler

  • Duvardan duvara halılar toz barındırır ve odadaki nemi çeker; bu nedenle
    alerjik bünyeli bebekler için iyi bir seçim olmayacaktır. Mermer gibi taş
    zeminlerde soğuğa sebep olacağından iyi bir seçim olmayacaktır. Bebek odası
    için en uygun döşeme ahşap parkeler olacaktır.
  • Boydan boya halı iyi bir fikir olmasa da mutlaka odada bir parça halı
    bulunmalıdır. Bu halıyı seçerken antialerjik bir ürün seçmeye özen
    göstermelisiniz.
  •  Bazı araştırmalar metal malzemelerin yorgunluk hissine sebep olduğunu ve
    bu sebeple uyku düzenine zarar verdiğini söylemekte. Bu sebeple metal
    yerine ahşap gibi malzemelerin tercih edilmesi daha iyi bir seçenek
    olacaktır.
  • Duvarlar için ise su bazlı, hava alan boyalar tercih edilmelidir. Eğer
    duvar kâğıdı tercih edecekseniz de bebekler için özel olarak üretilen ve
    doğal malzemelerden üretilmiş olmasına özen göstermelisiniz.

Bebek Odası Aydınlığı

Renkler ve Aydınlatma

  • Renk paletini belirlerken pastel ve doğadan tonlar tercih edilmesi oldukça önemlidir.
  • Birden fazla renk tercih edilmesi de önemlidir.
  • Tamamen beyaz bir oda çok aydınlık, koyu renklerin baskın olduğu bir oda
    ise iç karartıcı olabilir. Çok aydınlık odalar bebeğinizin uykuya dalmasını
    zorlaştırır, karanlık renkli odalar ise bebeğinizin rahatlayamamasına sebep
    olabilir.
  • Odanın her noktasını eşit şekilde aydınlanmalıdır. Bu sebeple tam ortada
    olan bir lamba kullanılması daha sağlıklı olacaktır.
  • Kullanılan ampuller çok beyaz ya da sarı değil, daha arada doğal bir ışık
    vermelidir.
  • Işığın çok yüksek güçte olmaması da önemli bir noktadır.

Bebek Odası DekorasyonDekorasyon Ürünlerinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Halı ve duvar kâğıdı seçimi yaparken dekoratif olması dışında,
    bebeğinizin gelişimine katkıda bulunacak üstünde öğretici desenler olan
    halılar tercih edebilirsiniz.
  • Perde seçiminde ise gündüzleri gün ışığı alacak, ama gece uykularında
    karanlığı sağlayacak perde çeşitleri kullanılmalıdır. Bu sebeple fon perde
    ve üstüne bir tül perde tercih edebilirsiniz.
  • Beşik seçimi yaparken ilerde yatağa dönüştürülebilen bir model tercih
    etmek bütçe dostu bir seçim olacaktır.
  • Bebeklerin düşündüğümüzden daha çok eşyası olabiliyor, bu sebeple
    bebeğinizin dolabını çok küçük tutmamalısınız. Ama tabii odanın
    büyüklüğüyle de orantılı olmalı ve odayı boğamamalı. Bu sebeple dolabın
    dışında bazalı ve çekmeceli ürünler tercih etmek iyi bir seçim olabilir.

Bebek Odası TüyolarıSizin İçin Kolaylık Sağlayacak Tüyolar

  • Beşik yüksekliğini bel seviyesine kaldırılması ile bebeğinizi aşağı
    bırakırken zorluk yaşamayı önleyebilirsiniz.
  • Bebek odasında kullanacağınız sandalye için oturduğunuzda rahat bir
    emzirme pozisyonu alabildiğinize, arkanızı yaslandığınızda rahat ettiğinize
    ve ayaklarınızın yere değdiğine emin olun.
  • Bez değiştirme masasının yüksekliğini belinize denk gelecek şekilde
    ayarlarsanız devamlı eğilmenize gerek kalmaz ve daha rahat bir pozisyon
    alabilirsiniz.
  • Odayı çok fazla desen ve ürünle doldurmamaya çalışın. Çok fazla zaman
    geçireceğiniz bir odada oluşacak kalabalık hem sizi hem de bebeğinizi
    yorabilir.

Çocuklar İçin Para Biriktirme Yolları

Çocuklar İçin Para Biriktirme Yolları

Para kavramını bilmedikleri için çocuklar istekleri konusunda ısrar edebilmekte
ve anlayışsız olabilmekteler. Çocuklar savurgan olabilir ve tutumluluk
kavramına hâkim olmayabilirler. Bu sebeple çocuklara para biriktirmenin
önemini küçük yaşta öğretmek çok önemlidir. Ancak çocuklara bunu anlatmak
çokta kolay olmayabilir. Çocukların para ve tasarruf gibi kelimeleri
anlaması için interaktif yöntemler denenebilir. Bu yazıda çocuğunuza para
biriktirmeyi öğretmek üzerine taktiklerden bahsedeceğiz!

Para Nedir?

Yapılan araştırmalara göre çocuklara para biriktirme alışkanlığının
aşılanması 5 yaştan itibaren mümkün. İlk olarak çocuklara paranın ne
olduğunu açıklamak, bir şeylerin nasıl alınabildiğini anlatmak önemli bir
adımdır. Paranın ihtiyaçları karşılamak için bir araç
olduğu ve emek harcanarak kazanıldığının da altı çizilmelidir. Çocuklar
ebeveynlerini izleyerek öğrenirler. Bu sebeple çocuklar genelde
ebeveynlerin para harcayışını taklit ederler. Çocuklar alışveriş sırasında
bir şey istediğinde bunun bir ihtiyaç mı yoksa istek mi olduğunu
sorgulamalarını sağlamak ve kendi aldıkları içinde aynı düşünce yapısında
olduklarını çocuklara hissettirmek ebeveynlerin işini kolaylaştırabilir.

Harçlıkla Tanışma

Çocukların ilk para ile tanışmaları harçlıklar ile oluyor. Gerek bayram
harçlığı gerek haftalık olarak alınan meblağalar ile çocuklar paralarını
idare etmeyi öğreniyorlar. Verilen harçlık ile bir bütçe oluşturup bunu
idareli olarak kullanmayı öğretmek iyi bir egzersizdir. Harçlık eğer birkaç
gün içinde biterse ekstra para verilmediğinde, sonraki hafta çocuğunuz
parasını daha idareli kullanmaya çalışacaktır. Harçlık miktarı aileye bağlı
olmakla birlikte, çocuklar için küçük miktarlarda harçlık tercih
edilmelidir.

Kumbara Kullanımı

Çocuğunuza bir kumbara almakta para biriktirmeye teşvik edecek bir etken
olacaktır. Kumbaranın nasıl kullanılacağını açıklamak ve açmak için bir
tarih belirlemekte çocuğunuzu para biriktirmek için motive edebilir. Aynı
zamanda sizde bir kumbara alıp çocuğunuzla birlikte para
biriktirebilirsiniz. Çocuklar ebeveynlerinin davranışlarını taklit etmek
isterler, bu sebeple bu aktiviteleri birlikte yapmak çocuklara yardımcı
olabilir.

Hedef Belirleme

Kumbara kullanımına teşvik edebilecek bir başka şeyde biriken paranın nasıl
kullanılacağını kararlaştırmak. Çocuğunuzun istediği şeyleri biriktirdiği
parayla alması hem onları motive eder hem de parasını neye ve nasıl
harcayacağı konusunda inisiyatif almasını sağlar. Bu da alınan şeyleri
çocukların gözünde daha değerli kılar.

Alışveriş

Çocuğunuza ister biriktirdiği para ile ister belirleyeceğiniz bir bütçe ile
alışveriş yaptırmak onlara dikkatli para harcamayı öğretmede yardımcı
olacaktır. Hem çocuklar bu özgürlükten dolayı mutlu olacak ve
ellerindekinin kıymetini daha iyi bilecekler hem de alışverişin ne olduğunu
daha iyi anlayacaklardır. Aynı zamanda kendi alışverişlerini yaparak
sorumluluk duygularını da geliştireceklerdir.

Evde Oynanabilecek Oyunlar

Evde oyun oynarken mağazacılık, restoran işletme, kasiyerlik, gibi oyunlar
tercih edilebilir. Sembolik paralar kullanılarak paranın nasıl idare
edilebileceği çocuklara öğretilebilir. Çocuğunuz evdeki eşyalarla alışveriş
oyunu oynayarak bir şeyler satın almayı ve parasını nasıl harcaması
gerektiğini öğrenebilir. Ayrıca para birimleri kullanılan kutu oyunları da
hem eğlenceli hem öğretici birer araç olarak kullanılabilir.

Bu yazı Selin Bayramoğlu tarafından yazılmıştır.

Çocuk Resimlerinin Gelişim Aşamaları

Çocuk resimleri çocukların büyümesine paralel olarak belli aşamalardan geçer. Çocuklar küçük yaşlardan itibaren karalamayı, boyamayı, resim yapmayı ve ellerini kirletmeyi genelde çok severler. Yaklaşık 18. aydan başlayan karalama faaliyetleri giderek gelişir, daha belirgin olur.  Çocuk resimlerinin gelişim dönemlerimi bu yazımızda bulabilirsiniz.

Çocuk Resimleri ve Gelişimi Aşamaları

Karalama Dönemi (2-4 yaş)

18. ay civarında başlayan karalama faaliyeti çocuktan çocuğa değişmekle birlikte 4 yaşına dek devam eder. Bu evrede çocuk kağıdın üzerine gelişigüzel çizgiler çizer. Bu çizgiler başlangıçta kontrolsüz ve
anlamsızdır. Ancak bu çocuk için bir keşiftir, başarılmış bir eylemdir. Başarılmış eylem; devam etme isteği gösterir ve bu eylem bir beceriye dönüşene kadar tekrarlanır, bir zevk haline gelir.

Başlangıçta çocuğun el ve parmakları çizim yapmak için yeterli güce sahip değildir. Çizim yaparken kalemi, avuçlarıyla kavrayacak şekilde tutar. Zamanla kasları geliştikçe bileklerinden güç almaya başlar, el ve parmakkasları kuvvetlenir. Zihin geliştikçe ve el-göz hakimiyeti arttıkça yaptığı karalamalar birtakım ifadeler içerir hale gelir. Genellikle çocuğun ilk çizdiği geometrik şekil yuvarlaktır. Çocuk, yuvarlak şekilleri yaklaşık olarak 3 yaşlarındayken çizebilir. Daha fazla kol, el ve parmak uyumu gerektiren şekiller daha sonraki yaşlarda çizilebilmektedir. Mesela, dikdörtgen çizimi genellikle 4 yaşlarında gerçekleşebilmektedir.

Çocuk kontrollü karalamaya başladıktan sonra yaptığı işaretlerden haberdar olur; bunları keşfetmeye başlar. El-göz koordinasyonunun görüldüğü bu kontrollü karalamada çocuk yeni hareketlerden yeni uyarımlar keşfetmeye ve bundan haz duymaya başlar. Zamanla çizimlerine yorum getirir. Objelerin ayrıntılarını fark eder ve bunları çizgileriyle aktarmaya çalışır.

Bu dönemin sonlarına doğru çocuk resminde ilkel betimlemeler karşımıza çıkar. Çocuk artık nesnelerin parçalarını inceleyip resmine aktarmaya başlar. Bu dönemde göze çarpan ilk figür insan figürüdür ancak bu figür oldukça basit ve eksiktir. İnsan çiziminin temel ögesi “Mandala”dır. Çeşitli denemeler sonrasında mandala, insan figürü halini almaya başlar. Örneğin bir 3 yaş çocuğu insan figürünü bir kafa olarak çizer, gözleri burnu ve ağzı o yuvarlağın içine yerleştirir. Özellikle 3 buçuk yaşından sonra çizimlerin çoğu basit formüllere ve şemalara dayanır, çizimin ayrıntıları birbirine bağlanmaya başlanır. Temsili çizimler yapmaya başlayan 3 buçuk yaşındaki bir çocuk bazen çizimin parçalarını birleştiremez. Mesela gözleri veya karnı vücudun dışına çizebilir. Buna literatürde “Başarısız Gerçeklik” denir. 4 yaş civarında insan figürü çöp adam şeklini alır. Nadiren gövdeyi ifade etmek için bir yuvarlak ve kollar için iki ayrı çubuk eklenir. Karalama döneminden Şema Öncesi Dönem’e geçişin başladığı bu yaşta –bu yaş çocuktan çocuğa değişebilir- çizimler, daha çok simgesel olarak ortaya konur. Nesneyi tam olarak temsil etme çabası yoktur. Bunun en tipik örneği ev çizimleridir; şu anda çoğu çocuk apartmanda yaşamasına rağmen çizimlerinde müstakil, bahçeli, bacalı evler yer buluyor.

Şema Öncesi Dönem (4-7 yaş)

Bu evrede çocuk, çizmek istediği objelerle bağ kurmaya başlar ve objelerin/ kavramların kendi zihnindeki karşılığını resmeder. Bu yönüyle çocuk resimleri yetişkinlere çocuğun düşünceleri, duyguları ve etrafı nasıl algıladıkları ile ilgili fikir verir. Bu dönem çocuğunun görüşleri duygularının egemenliği altındadır. Kültürel ve mantıksal kısıtlamalardan etkilenmez. Resmettiği figürler anlaşılırdır ancak ilkeldir. Resimlerini göstermekten ve açıklamaktan çok hoşlanır. Zihnindeki kavramları bağımsız bir şekilde sunmaya çalışır. Çizmek istediği şeyin nasıl çizildiğini sormaz, nasıl biliyorsa öyle çizer. Bu nedenle çocuğa müdahale etmemek, söz konusu nesnenin nasıl çizileceğini anlatmaya çalışmamak gerekir.

Karalama Dönemi’nden Şema Öncesi Dönem’e geçen bir 4 yaş çocuğunun resimlerinde ilkel betimlemeler göze çarpar. Çocuk, kalemi veya fırçayı bir yetişkin gibi tutmayı öğrenir. Dikkatli bir şekilde çalışır ve
düşündüklerini kağıda aktarmak için uğraşır. 4 yaş civarında çocuğun çizimleri tanınabilecek düzeye gelmeye başlar ancak cisimlerin büyüklükleri ve mekanla olan bağlantıları zayıftır. Çocuk, kendisi için önemli olan ayrıntıları abartılı çizebilir. Bu yaşlarda sembollerle uğraşır ve zamanla eşyaların gerçek görünüşleriyle kendi şemaları arasındaki farkı görmeye başlar. Bu dönem çocuğu yöne ve objelerin arasındaki ilişkiye dikkat
etmediği için bazı figürleri baş aşağı çizebilir. Çocuk 5 yaşına geldiğindede çizdikleri figürler belirginleşir. Bu yaştaki çocukların çoğu amaçlı resim yapar. Bu, neyin resmini yapmak istediklerini önceden bilmeleri anlamına gelir. 5 yaşından küçük çocukların resimleri sembollerle dolu olduğundan yaptığı resmi anlamlandırabilmek için çocukla konuşmak gerekir. Çocuk, 6 yaşına yaklaştıkça resimlerindeki oranlar daha gerçekçi olmaya başlar (Yavuzer, 2019). Resimdeki ayrıntılar çoğalır. Cisimler kağıda gelişigüzel serpiştirilmez, belli bir merkez etrafında konumlandırılır, yer çizgisi resimlerde kendini göstermeye başlar. Şema Öncesi Dönem’de çocuk devamlı bir şeyler keşfedip öğrendiği için resimlerindeki simgeler de sürekli değişir. Çocuk, bir figürü çizebilmek için birçok deneme yapar. Çizmeyi başardığı figürleri –veya bir figürün parçalarını- tekrar ederek pekiştirir ve resimlerinde bu objelere sıklıkla yer verir, onları yan yana getirir. Bu dönemde göze çarpan bir diğer özellik ise arka arkaya duran cisimlerin ayrı ayrı resmedilmesidir. Bunun sebebi bu yaş aralığındaki çocukların gördüklerini değil, bildiklerini çizmeleridir.

İnsan figürü bu dönemde de en sevilen konudur. 5 yaşındaki bir çocuğun çizdiği insan figüründe kafa ve gövde; kafada gözler, ağız ve burun, gövdeden çıkan kol ve bacaklar bulunur. Bu tür bir insan figürü çizimi 5 yaş çocuklarında sık görülür. Yüzü genellikle ön profilden ve ifadesiz çizerler. Eller; parmaklı veya parmaksız olabilmektedir. Bazı örneklerde gövde kısmının abartıldığı görülür. Yaş ilerledikçe resme boyun, parmaklar, kulaklar ve gözbebekleri de eklenir. Vücut bölümleri arasındaki oran değişir; daha gerçekçi bir hale gelir.

Şema Öncesi Dönemdeki çocukların kullandığı ilginç bir yöntem vardır: Röntgen resim. Bu kavram bir objenin içinde ya da arkasında bulunan ve görünmemesi gereken nesnelerin sanki görünüyormuş gibi çizilmesini ifade eder. Örneğin çocuğun çizdiği evin odaları, odalardaki eşyalar ve orada bulunan insanlar dışardan görünür. Ata binmiş bir adamı resmediyorsa, adamın; atın diğer tarafında kalan bacağını da, sanki görünüyormuş gibi atın bedeninin içine çizer. Saydamlık, çocuktaki bütünlük endişesinin resme yansımasıdır ve çocuğun görsel gerçekliğe ulaşamamış olmasından kaynaklanır. Bu özellik 5-7 yaşları arasında sık görülür ve zamanla azalır. Ancak 12- 13 yaşlarına dek devam edebilir.

4-5 yaşına kadar renk ayrımı yapmayan çocuk, bu yaşlardan sonra parlak ve açık renklerden başlayarak renkleri kullanma yoluna gider. Kullandığı renk sayısı çocuk geliştikçe artar. Şema Öncesi Dönem’de seçilen renk ile çizilen nesne arasında bir ilişki yoktur. Çocuk genellikle hoşuna giden rengi seçer. Örneğin yaptığı insan resmi kırmızı, mavi, yeşil ya da sarı olabilir (Yavuzer, 2019). Renk kullanımı çok bireyseldir. Mesela bazı çocuklar kağıdın tüm yüzünü tek bir renge boyamaktan hoşlanırlar. Renklendirme çoğu zaman çizimi süslemek için yapılır. Bir çocuğa o rengi neden tercih ettiğini sorduğunuzda “güzel yapmak için” gibi bir cevap alabilirsiniz. Bu cevap, çocuğun renklendirmeyi dekoratif amaçlı yaptığını gösterir. Dekoratif amaçlı yapılan boyamalarda resim alacalı boyanmış veya cisimle alakası olmayan bir renk kullanılmış olabilir. Hayvan, kıyafet, ev gibi figürlerin boyanmasında bu tür renklendirme sık görülürken bitki boyamalarında gerçek renklere sadık kalındığı dikkat çeker. Sonuç olarak renklendirme dekoratif amaçlı ya da realist olabilmektedir. Belirtmekte yarar vardır ki; bu iki renklendirme arasındaki seçim çoğu zaman bilinçsizdir (Yavuzer, 2019).

Şematik Dönem (7-9 Yaş)

Bu başlık altında geçen “Şema” kavramı, çocuğun deneyimleri ve algısı sonucunda bir figüre ait geliştirdiği şablonu ifade eder. Örneğin çocuğun zihninde “Anne” kavramına ait bir algı, şema oluşur ve resimlerine bunu yansıtır. Çocuk zihnindeki “Anne” şemasını resmeder. Çocuk bu şemaya kendisi ulaşmıştır, bunu resimlerinde tekrarlar. Çocuğun bir şeyi nasıl gördüğü; o şeye verdiği duygusal anlam, onunla ilgili deneyimi şema oluşumunu etkiler. Her çocuğun şeması birbirinden farklıdır. Bu fark çoğunlukla çocukların kişiliklerinin ve deneyimlerinin birbirinden farklı olmasıyla açıklanabilir. Zengin bir şeması olan çocuğun, çevresindeki her şeyin daha çok farkında olduğunu ve çevresiyle daha faal bir  etkileşimiçinde olduğunu görmek mümkündür (Yavuzer, 2019).

İnsan Şemasından örnek vermek gerekirse şu şekilde bir açıklama yapılabilir: Çocuk 7 yaş civarında insan figürü çiziminde belirli sembolleri kullanmaya başlar ve vücudun kısımlarını kendi bilgisi dahilinde resmeder. Bir 7 yaş çocuğunun insan figürü çiziminde baş, gövde, kollar ve bacakların yanında göz, ağız, burun gibi organların da yer alması ve bunların birbirinden farklı resmedilmiş olması beklenir. Bunun yanında boyun ve saçların da resimde bulunması istenir.

8 yaşın üzerindeki bir çocuk, çizimlerinde yalnız nesnelerde değil, nesneler arasındaki ilişkide de derinlik vermeye çalışır. Resimlerindeki oran ve bağlantıları kendi bakış açılarına göre ayarlar. Çocuk artık bu dönemde, şema öncesi dönemde olduğu gibi bir ağaç, bir insan, bir araba figürünü birbiriyle ilişki kurmadan düşünmez. Artık çocuk: “Ben toprak üzerindeyim, otomobil de toprak üzerinde duruyor, ot toprakta yetişiyor, toprakta çamur var, hepimiz toprak üzerindeyiz.” şeklinde düşünür (Yavuzer, 2019).

Şema Öncesi Dönem’de de ortaya çıkabilen yer çizgisi, bu dönemde sıklıkla resimlerde kendine yer bulur. Yer çizgisi, çocuğun kendisi ve çevresi arasındaki ilişkiyi anladığının bir belirtisi olarak ortaya çıkar (Yavuzer, 2019). Bu dönemde yer çizgisiyle birlikte gök çizgisi de görülür. Bu iki çizgi arasında kalan alan “hava”dır. Burada bulunan nesnelerin büyüklükleri başlarda hemen hemen aynıdır. Çocuk zamanla resmine perspektif vermeye başlar. Ancak belirtmekte yarar vardır ki, bu yaş aralıkları çocuktan çocuğa değişiklik gösterebilir.

Bu dönem çocuk resimlerinde dikey ve kuşbakışı çizimler görülebilir. Çocuk, normal şartlarda resimde yatay olarak görünmesi gereken objeleri, onları vurgulamak için kuşbakışı çizebilir. Resmin tamamı da kuşbakışı çizilmiş olabilir.

Çocuğun resimlerinde tekrarladığı şemaları, yetişkinlere çocuğun gelişimi hakkında fikir verir. Benmerkezciliğin azalmasıyla çocuk, resimlerinde yalnız kendi ilişkilerine değil, sosyal ilişki ve olaylara da yer vermeye başlar. Hareketli ve fiziksel olarak aktif olan bir çocuk, resimlerindeki figürlere daha fazla hareket verir.

Gerçekçilik (Gruplaşma) Dönemi (9-12 Yaş)

Bu dönemde çocuk toplumun bir ferdi olduğunu idrak etmeye başlar ve resimleri bu yönde şekillenir. Resimlerinde, içinde bulunduğu toplumun zevk ölçülerine uymaya çalışır. Yaptıklarıyla kabul görmek arzusunda olduğu içinmresimlerinin beğenilmesi onun için son derece önemlidir. Yaptığı resimlermdaha ayrıntılı ve gerçekçi hale gelir. Artık renkleri gelişigüzel seçmez; objeleri gerçeğe uygun olarak renklendirmek ister. Bu evrede mekan kavramı resimlerde göze çarpar, perspektif tam olarak netleşmemiştir  ancak basit düzeyde uygulanır.

Gerçekçilik Dönemi’nde insan figürü, daha orantılı, gerçekçi ve bol ayrıntılı hale gelir. Çocuk, cinsiyet ayrımını 6-8 yaşından itibaren resimlerinde göstermeye başlar. Figürleri yapmak için geometrik şekiller
kullanmak yerine çizgilerinde daha esnek olmayı tercih eder. Figürleri kağıt üzerinde daha düzenli konumlandırır. Resme perspektif vermeye başlar. Yer çizgisini kağıdın biraz daha yukarısına çizerek toprağa kendi rengini verir.

Konu seçiminde de kız ve oğlan çocukları farklılık göstermeye başlar. Kız çocuklar; kadın yüzü, kıyafet, ev, hayvan figürlerine yer verirken erkek çocuklar daha çok; tekne, uçak, tren gibi figürler çizerler.

Gerçekçilik Dönemindeki çocuklar ne çizeceklerini uzun uzun düşünürler. Çocuğun bu dönemde kendini anlatma gücüne olan güveni sık sık sarsılır (Yavuzer,2019). Nesneleri aslına uygun yapma isteği ile, istediğini yapamama arasındaki bocalama nedeniyle resimden uzaklaşma eğilimi ortaya çıkar, figürler azalır. Yaptıkları resimler, öncekilere göre daha yalın ve kurudur. Fiziksel olduğu kadar zihinsel ve duygusal olarak da geliştiği için şimdiye kadar yaptıkları onu tatmin etmemeye başlar. Çizimlerini beğenmez, tekrar tekrar yapar. Aynı zamanda dil gelişimi ile kendilerini ifade etme yetenekleri de oldukça gelişmiştir. Dolayısıyla resim gibi farklı ifade araçlarına ihtiyaçları azalmıştır (Büyükkarabacak, 2008). Bu süreçte ebeveynlerin yapabilecekleri en iyi şey ortamı çocuk için hazırlamak ve onu yeterli düzeyde teşvik etmektir.

Görünürde Doğalcılık Dönemi (12-14 yaş)

Ergenliğin başlangıcı olan bu dönemde çocuk/ergen çevresindeki nesnelerin ayrıntılarını, oranlarını, boyutlarını inceleyerek resmine yansıtmaya çalışır. Ergenlik döneminin getirdiği duygusal dalgalanmaları ve benlik arayışı, resimde konu seçimini ve kendini resme yansıtma tarzını etkileyebilir. İnsan figürünü çok ayrıntılı çizdiği ve renkleri en iyi şekilde kullandığı bilinir. İnsan figürünün hareketleri ve kumaş kıvrımları gibi ayrıntıları resme aktarmaya çalışır. Yetişkinler gibi resim yapma eğilimindedir ve eksiklerini öğrenerek düzeltme yoluna gidebilir.

Bu yazı Zehra Kelleveziroğlu tarafından hazırlanmıştır.

KAYNAKÇA

· Yavuzer, H. (2019). Resimleriyle Çocuk; Resimleriyle Çocuğu Tanıma (24. Basım). İstanbul: Remzi Kitabevi.

· Batı, D. (2012). (4-12 Yaş) Çocuk Resimleri Ve Onların İç Dünyalarının Resimlerine Yansıması (Yüksek Lisans Tezi). Dokuz Eylül Üniversitesi, İzmir.

· Büyükkarabacak, O. (2008). Çocuk Resimlerinde İmgelerin Yeri (Yüksek Lisans Tezi). Marmara Üniversitesi, İstanbul.

Oyuncak Bebekler

Çocukluk döneminin en önemli unsuru elbette ki oyuncaklardır. Oyuncak
bebekler de çocukların en çok sevdiği oyuncaklardandır. Oyuncak bebekler
sadece kız değil, erkeklerin de çok oynadığı oyuncaklardandır.

Oyuncak Bebek Çeşitleri

Oyuncak bebekler et bebekler, bez bebekler, model bebekler, interaktif
oyuncak bebek olarak ayrılır. Bunların yanı sıra oyuncak bebek evleri de
vardır. Çocuklar oyuncak bebekleriyle bebek evlerinde oynamaktan büyük zevk
alırlar.

 

Bez Bebekler Hayal Gücünü Geliştiriyor

Bez bebekler hem sağlık açısından hem de güvenlik açısından tehlike
oluşturmuyor. Yıkanabilir olması nedeniyle sağlık bilgisi konusunda da
endişelenmemize gerek kalmıyor. Bez bebekleri çeşitli yerlerde
kullanabiliyoruz. Bebek beşiklerinde, bebek arabalarında çocuğunuz kendini
iyi hissetmediğinde ona iyi gelmesi için kullanabilirsiniz. Bez bebekler
süslü bebeklere nazaran çocukları genç kızlığa özendirmiyor. Düşsel oyuna
teşvik ediyor. Yaratıcılıklarını destekliyor.

Çocuğunuzla birlikte bez bebek yapıp aranızdaki bağı güçlendirebilir ve
onun size olan güvenini artırabilir, güvenli bağlanmayı sağlayabilirsiniz.
Çocuğunuzun öz güvenini de artırabilirsiniz.

Çocuğunuzla birlikte onun sevebileceği ve gönül rahatlığıyla oynayabileceği
bir bez bebek yapmak isterseniz videolu olarak buradan izleyebilirsiniz.

 

Oyuncak Bebeklerle Oynarken Dikkat !

Çocukluk döneminin en önemli unsuru elbette ki oyuncaklardır. Oyuncak
bebeklerde çocukların en çok sevdiği oyuncaklardır. Oyuncak bebekler sadece
kız değil erkeklerin de en çok oynadığı oyuncaklardır.

Kız çocuklarının büyük bir tutkusu haline gelen Barbie bebekler zamanla
çocuklarda streotip davranışlara neden olabiliyor. Örneğin sürekli poz
verme hali, manken gibi durma hali, bakımlı görünme hali.

Barbie bebekler her zaman bakımlı, makyajlı, ışıltılı, topuklu ayakkabılı,
zayıf ve adeta kusursuz görünür. Bu tarz bebeklerle çocuklar sürekli
oynadıkça Barbie gibi olmaya çalışırlar. Yani yalnızca dış görünüşlerinden
ibaret olduğunu düşünürler.

Developmental Psychology dergisinde yayınlanan makalesinde psikolog Helga
Dittmar ve iki arkadaşının yürüttüğü araştırmada 5-8 yaş arasında 162 çocuk
üzerinde yapılan araştırmada ‘Barbie bebek’lerle oynayan kızların, normal
ölçülü bebeklerle oynayanlara göre vücutlarından daha fazla mutsuz olduğu
tespit edilmiştir.

İlerleyen zamanlarda bu durum kişiliğin zarar görmesine, düşük benlik
algısına sebep olabilmektedir. Çocuklarımıza kendi bedenlerinden memnun
olmalarını sağlamalıyız. Yalnızca kendileri oldukları için sevildiklerini
bilmelidirler.

Barbie bir figür haline gelebilir fakat bunun gerçek olmadığını anlatmamız
gerekir. Barbie ile oynamak eğlencelidir ve hayal gücümüzü kamçılar.

Oyuncak bebek seçerken nelere dikkat etmek gerekir?

· Cinsiyetçi ayrımlar yapmamaya özen gösteriniz.

· Yaşına ve gelişimi özelliklerine uygun olduğundan emin olunuz.

· Çocuğunuza oyuncağını seçmesi için fırsat tanıyınız.

· Oyuncağın sağlamlığına dikkat ediniz.

· Oyuncağın fazla yapılanmamış olması gerekir, oyuncağın yaratıcılığı
öldürmemesine dikkat ediniz.

· Oyuncak konusunda bilgili, deneyimli kişilerden yardım alınız.

Çocuklar Oyuncak Bebeklerle Nasıl Oynamalı?

· Çocuklarınıza bebekleriyle oynarken müdahale etmeyiniz onlar içgüdülerine
göre oynayacaklardır.

· Çocuğunuzun oyununa katılmak isterseniz ona uyum sağlayın.

· Çocuk günlük hayattaki aktivitelerini bebeğine yaptıracaktır. Annesi ona
nasıl yemek yediriyorsa o da oyuncak bebeğine öyle yemek yedirecek,
bebeğinin altını temizleyecektir. Bebeğe bir anne gibi davranacaktır. Oyuna
belki de sizi katmak isteyip size de bir bebek verecek ve onunla konuşup
oynamanızı bekleyecektir.

· Henüz konuşamazken ise oyuncak bebekleri ya da peluşları uyku arkadaşı
olarak kullanıp onlarla bağ kurabilirler ya da bebeği inceleyebilirler. Bu
zamanlarda ona destek olup bebeği konuşturup onu eğlendirebilirsiniz.

Kendi oyuncak bebeğinizi kendiniz yapmak isterseniz

Japonya’da oyuncak yapma sanatı olarak nitelendirilen amugurimi örgü tığı
ve sık iğne tekniği kullanılarak yapılır. Küçük hayvan ve bebeklerin ip ve
tığ ile örülerek yapılmasına denir.

Amugurimi el örmesi ve iplik olduğundan çocuklar için oldukça sağlıklıdır.
Amugurimi yapmanın rahatlatıcı bir etkisi de vardır. Hobi olarak
yapabilirsiniz.

Kendi oyuncak bebeğinizi yapmak isterseniz işte burada nasıl yapılacağını
görebilir ya da eğitimlere katılabilir öğrenebilirsiniz.

 

Adım adım fotoğraflarla amigurimi yapmak isterseniz burada fotoğraflar
yoluyla öğrenebilirsiniz.

Oyuncak Bebek Markaları

 

Yerli yabancı birçok oyuncak bebek markası vardır bunların arasında şunları
sayabiliriz.

 

Barbie

Oyuncak markası Barbie 1959 yılında Amerikan Kuruluşu Mattel tarafından
oluşturuldu. Barbie bebek iş kadını Ruth Handler’ın kızı Barbara’dan
esinlenerek yapılmıştır. Ve aslında Barbie’nin tam adı da Barbara Millicent
Roberts’tır.

Barbie’nin kurgusal hikâyesinde geniş bir ailesi ve çok fazla arkadaşı
vardır. Erkek arkadaşı ise Ken’dir. Barbie birçok sporu yapmayı bilir.
Barbie kariyerine genç bir model olarak başlar. Birçok farklı kariyer
alanında da yer almıştır. Son olarak Barbie hayvanları çok sever ve 40’dan
fazla hayvana sahip olmuştur.

 

Barbie’nin yeni serisini gördünüz mü?

 

2020 Barbie Fashionistas koleksiyonu güzellik anlayışını yıkıp, çocuklara
ayrımcılık yapmamayı hedefliyor. Sadece beyaz tenli değil esmer Barbielerin
de yer aldığı bu yeni koleksiyonda; tekerlekli sandalyede olan, protez
bacaklı, saçları dökülmüş, kilolu olan oyuncakları da göreceksininiz.

Toys ’R’ Us

0-14 yaş arasındaki çocuklara yönelik, oyuncaktan kitaba, bisikletten
bilgisayara, aile oyunlarından çocuk mobilyalarına kadar 8 bin ürün
bulunmaktadır. Bebek- Anne Kulübü’nün 18 bin üyesi vardır. Online alışveriş
yapmak mümkündür.

Qweenie

Çeşit çeşit oyuncak bebekleri ve oyuncak bebek setlerini oluşturan bir
markadır. Birçok çevrimiçi mağazadan bu markayı seçerek alışveriş
yapabilirsiniz.

Can Oyuncak

Çeşitli oyuncak bebekleri, kutulu bebekleri uygun fiyata bulabilirisiniz.

Baby Alive

Et bebek üretiyor. Ağırlıklı olarak bebek setleri bulunmaktadır. Bebeğimle
saç tasarımı, bebeğim ve doğum günü, eğlenceli bebeğim tuvalet eğitiminde
setlerini bulabilirsiniz.

LOL

Bu markaya ait bebekler daha pahalı olmasıyla birlikte bir bebeği farklı
şekillere dönüştürme imkânı sunuyor. Örneğin takıp çıkarılan saçlar,
makyajında renk değişimleri ve içinde daha birçok sürpriz bulunuyor. Bazı
setleri 20 sürprizli bazı setleriyse 30 sürprizli olarak farklı olarak
gruplandırılmıştır.

Disney Princess

Disney Prensesleri, orijinal adıyla ‘Disney Princess, Walt Disney
Company’nin oluşturduğu markalardan biridir. Disney Prenseslerinin asıl
kahramanları Cinderella (Külkedisi), Snow White (Pamuk Prenses), Aurora
(Uyuyan Güzel), Ariel (Küçük Denizkızı), Belle (Güzel ve Çirkin) ve Jasmine
(Aladdin)’dir.Onların arasına kısa bir süre sonra Mulan ve Pocahontas da
eklenmiştir. Disney prenseslerini satın almak isterseniz göz atmanızda
fayda var.

Cicciobella

Et bebeklerden oluşur ve bir konuyu ele alan bebekler vardır. Örneğin Muah
öpücük bebek setinde yanağınıza yaklaştırdığınızda sizi öper ve güler. İlk
dişim çıkıyor setinde ise Cicciobello’nun ağzına cımbız ile yaklaşıldığında
dişi ortadan kaybolur.

Cry Babies

Emziklerini çıkardığınızda ağlamaya ve gözyaşı dökmeye başlayan bebeklerin
birçok farklı modeli bulunmaktadır.

 

Bu yazı Edanur Kaynak tarafından hazırlanmıştır.

Çocuklara Doğayı Nasıl Sevdirirsiniz?

Gün boyu kapalı mekanlarda kalan çocuklar doğadan tamamen uzak yaşarlar.
Günlerinin çoğunu okulda ardından da evde geçirirler. Evde çoğu zaman
bilgisayar, tablet, telefon gibi teknolojik aletler onların yalnızca görsel
ve işitsel algılarına hitap eder. Yani yalnızca beyinleri çalışır. İnsan
vücudu yalnızca beyinden ibaret değildir bu yüzden vücudumuzun da çalışması
gerekir. Bir noktaya kadar yapılan sporlar elbette işe yarar fakat tam
anlamıyla değil. Çocukların gerçek anlamda doğayla iç içe olup doğayı
hissedip, tanıması gerekir. Doğada aktivitede bulunan çocuklarda inanılmaz
derecede olumlu farklar görülmüştür.

Çocukları doğaya neden alıştırmalıyız?

Doğada vakit geçirmenin çocuklara yararı

  • Fiziksel sağlığı güçlendirir.
  • Özgüveni artırır.
  • Yaratıcılığı geliştirir.
  • Odaklanmayı güçlendirir.
  • Çevre bilinci gelişir.
  • Doğaya ve hayvanlara karşı sevgi ve saygı besler.
  • Zihinsel ve ruhsal olarak iyileşmeye yardımcı olur.
  • Okul başarısını arttırır.

Doğanın içinde olmak en az su kadar hava kadar önemlidir. Doğadan uzaklaşma
sebebiyle çocuklarda birçok rahatsızlık görülür. Bunları en aza indirmek
elbette mümkündür. Unutmayın doğanın iyileştirici bir gücü vardır, bundan
hem siz yararlanın, hem de çocuklarınız yararlansın.

Çevre bilinci oluşturmak istiyorsanız, aşağıdaki etkinlikleri uygulamanızı
tavsiye ederiz. Öncelikle doğada vakit geçirme, bitki ekme, doğa temalı
kitaplar okuma, yapboz yapma, çizgi film izleme.

Çocuklarda çevre bilinci nasıl oluşturulmalıdır?

Her çocuk doğduğu anda doğanın düşmanı değil dostu olmayı bilir. Eğer
çocuklarınızı doğa dostu yetiştirmek istiyorsanız yapacağınız ilk şey kendi
farkındalığınızı oluşturmaktır. Ardından çocukların dünyaya karşı olan
merak ve keşfetme duygusuna destek olmalısınız. Çocuğunuzun dünyayla ilgili
sorularına cevap vererek gerektiğinde birlikte araştırmalar yaparak doğayı
keşfedebilirsiniz. Çocuklar bu çalışmalarla doğaya karşı olumlu bir tavır
edinir.

Çevre eğitiminin amacı çocuğun doğayı öğrenebilmesi, doğaya karşı sevgi ve
saygı beslemesi, doğaya zarar vermemesidir. Günümüzde artarak devam eden
çevre sorunlarını durdurmak için çevre bilinci yüksek çocuklar yetiştirmek
gerekir. İşte bunun yolu da çevre eğitimden geçer, çevre eğitimin en etkili
yolu da çocuğun doğada bulunmasıdır.

Doğada aktivite önerileri

· Bir parktan ya da ormandan değişik boyutlarda taşlar toplayıp onları evde
boyayabilirsiniz.

· Birlikte yürüyüşe çıkabilirsiniz.

· Bir dürbün alıp dışarıyı gözlemleyebilirsiniz.

· Bir ağacın altında kitap okuyabilirsiniz.

· Boyama malzemelerini alıp bir parka, sahile gidip doğayı birlikte
resmedebilirsiniz.

· Çimenlerin üzerine yatarak bulutlarla ilgili hikaye oluşturabilirsiniz.

· Su savaşı yapabilirsiniz.

· Mini piknik düzenleyebilirsiniz.

· Birlikte sebze, çiçek ekebilirsiniz.

· Sokak hayvanlarını besleyebilirsiniz.

· Frizby oynayabilirsiniz.

· Uçurtma uçurabilirsiniz.

· Atık kağıtlardan gemi oluşturup, boyayıp yüzdürebilirsiniz.

· Balık tutabilirsiniz.

· Kamp yapabilirsiniz.

· Ata binebilirsiniz.

İstanbul’da Popüler Kamp Alanları

  • Polonezköy Kamp Alanı
  • Kumköy Kilyos Kamp Alanı
  • Semizkum Mocamp
  • Ömerli Barajı Kamp Alanı
  • Darlık Barajı Kamp Alanı
  • Woody Ville Kamp Alanı
  • Çilingöz Ormanı Tabiat Parkı
  • Marmaracık Koyu Tabiat Parkı
  • Danamandıra Tabiat Parkı Kamp Alanı

Doğa temalı çocuk kitapları

Doğada aktivitelerde bulundunuz, bitkileri ektiniz. Son olarak doğa
sevgisini aşılayacak kendinizi doğanın içinde hissedeceğiniz birbirinden
güzel hikayeler,

  • Küçük meşe palamudu
  • Minik tohum
  • Teneke orman
  • Ağaçlar Bizi Nasıl Mutlu Eder?
  • Dedemin adası
  • Küçük ağaç
  • Süper patates ve kaçak bezelye

Doğa Temalı Yapbozlar

  • Dünyamız puzzle
  • Dinazorlar vadisi puzzle
  • Eolo ormanda puzzle
  • Ormanda puzzle
  • Trefl 4’lü İyi Dinazorlar Çocuk Puzzle

Doğa Temalı Çizgi Filmler

  • Ağaç ve Dinozor
  • Bizim Park Eğitici Çizgi Film Animasyon
  • Arılar Varsa Yarınlar Var

Bu yazı Edanur Kaynak tarafından hazırlanmıştır.