İçerikler
Güvenli Bağlanma
Güvenli bağlanma hakkında sizden gelen soruları uzmanlarımız cevaplıyor.
Bu hizmetimiz Yıllık Premium üyelerimiz için geçerlidir. Hemen üye olun, çocuğunuz hakkında pedagojik veya psikolojik sorunuzu uzman@cocukludunya.com ‘a yollayın, Uzmanlarımız isimsiz olarak 2 cevaplasınlar ve sitemizden yayınlasınlar.
Doğumdan itibaren çocuğunuzun gelişimine göre günlük eğitim planı Uzmanların hazırladığı 2.500’den fazla eğitici oyun Uzmanlarla seminerler Uzmanlara danışmaBebeğim annesini tanıyor mu?
Oğlum 10 aylık. Bağlanma konusunda endişelerim var. Bakıcısına bırakıp almakta bir sorun yaşamıyorum ama oğlum benimle alakalı duygu durumunda annesi olduğumun bilincinde mi pek emin değilim. Yabancılara gitmekte sorun yaşamıyor. Ağladığında beni pek aramıyor
Eğitim Danışmanı, Pedagog Prof. Dr. Norma RAZON: Bebek annesine de, ilk aylardan itibaren ona bakım veren bakıcısına da alışık olabilir, yakınlık duyabilir, annesinden bakıcısına, bakıcısından annesine kolaylıkla geçebilir.
Bakıcısı bebeğin tüm ihtiyaçlarını karşılıyorsa, ona sevgi ve şefkatle yaklaşıyorsa, bebek bakıcısının kucağında iken annesini aramayabilir. Burada bir bağlanma sorunundan söz edilmeyebilir.
Sizin bağlanma konusunda endişeleriniz varsa, annesi olduğunuzun bilincinde olmadığını düşünüyorsanız, yabancılara gitmekte sorun yaşamıyorsa, ağladığında sizi aramıyorsa, bir çocuk psikiyatrisi uzmanının görüşünü almanızda yarar vardır.
Bu konuda içinizde en küçük bir şüphe varsa, vakit kaybetmeden uzman görüşü doğrultusunda hareket etmeniz doğru olacaktır.
Kolay gelsin
Bakıcı ve çocuk arasındaki bağ nasıl olmalıdır?
Uzman Klinik Psikolog Sena AYHAN: Çocuğa bakım veren kişi ile kendisinin arasında güvenli bağın kurulması çocuğun psikolojik, biyolojik, sosyal ve zihinsel gelişimi için oldukça önemlidir. Bu nedenle bakıcının çocuğun biyolojik ve duygusal ihtiyaçlarının olup olmadığını kontrol etmesi gerekmektedir. Çocuğun biyolojik ve duygusal ihtiyacının olduğunun fark edilmesinden sonra bu ihtiyaçları ihmal edilmeden karşılanmalıdır.
Çocuğun ihtiyaç olduğunun fark edilmesine rağmen bu ihtiyaçlar karşılanmadığı takdirde çocuk kendi ihtiyaçlarının önemsiz olduğunu düşünebilir. Dünyadaki kişilere ihtiyaçlarını karşılayabilecek kadar güvenmeyebilir. Bu da yetişkinlik döneminde çocukların hem kendilerine yeteri kadar güvenmeyen hem de başkalarına güvenemeyen birey olmalarına sebebiyet verebilir. Kendisinin ihmal edildiğini düşünen çocuk, yetişkin olduğunda da kendisini ihmal edebilir veya ihmal edildiği ilişkiler kurabilir.
Çocuklar ve bakıcılar arasındaki kurulan bağın güvenliliği için ihtiyaçların karşılanması çocuğun kendisine güvenmesini, başkalarına güvenmesini ve değerli olduğunu hissetmesini sağlar.
Babalar izleyici değil, çocuklarıyla bağlarını güçlendirmeli
Uzman Klinik Psikolog Sena AYHAN: Babaların tıpkı anneler gibi çocuklarıyla arasındaki bağın güvenli olması gerekmektedir. Babasıyla kurduğu güvenli bağ sayesinde de çocuklar dünyanın güvenli bir yer olduğu bilgisine erişir.
Çocuk yetiştirmede babalar aktif bir rol oynamalıdır. Çocuğun ihtiyaçlarını yalnızca annenin karşılaması beklenmemelidir. Bunun için çocuğun ihtiyaçlarını annenin yaptığı gibi babalar da karşılamalıdır. Burada bahsedilen ihtiyaç karşılama çocuğun kuralsız bir ortamda büyümesi demek değildir. Kurallar çocuğun hayatında olmalıdır ve ihtiyaçlar kurallar dahilinde yerine getirilmelidir.
Tek bir ebeveyn olarak her işe yetişmeye çalışmak anneyi ve babayı zorlayabilir. Bu sebeple gerektiğinde partnerler birbirinden yardım istemekte çekinmemelidir.
İşe gitmemi istemeyen kızımla nasıl konuşabilirim?
2,5 yaşında kızım var ve sabahları işe giderken onu bakıcıya bırakıyorum, gitmek istemiyor. Çoğu zaman “anne beni bırakma, işe gitme, burada kal” diyor. Bu tür durumlarda işe gitmem gerektiğini nasıl anlatabilirim? Ne ifadeler kullanabilirim?
Uzman Klinik Psikolog Sena AYHAN: Çocuğunuzu anladığınızı yansıtan cümlelerle konuşmaya başlamanızı öneririm. Örneğin, biliyorum gitmemi hiç istemiyorsun, benim seninle kalmamı istiyorsun gibi cümleler anlaşıldığını hissettirecektir. Sonrasında çalışmam ve işe gitmem gerekiyor ancak akşam her zamanki gibi eve geleceğim ve seninle yine oyunlar oynayacağız gibi bir cümle kurabilirsiniz. Siz de anne olarak çocuğunuzdan ayrıldığınız için üzülüyor olabilirsiniz. Bunu fark etmeniz çok değerlidir. Çocuğunuzu güvendiğiniz bir bakıcıya bıraktığınız için biraz da olsa kendinizi rahat hissedebilirsiniz. Gizlice evden çıkıp gitmemelisiniz. Ayrılırken ona şefkat gösterip sarılabilirsiniz. Akşam eve geldiğinizde ise bugün evde çok güzel vakit geçirmişsiniz haberlerinizi aldım gibi motive edici cümleler kurarak bakıcısıyla da güzel vakit geçirmesi için yüreklendirebilirsiniz. Sabah anlattığınız gibi akşam geldiğinizde de çocuğunuza özel bir vakit ayırıp oyunlar oynamalısınız.
Ağlayan Bir Çocuğa Nasıl Yaklaşılır?
Eğitim Danışmanı, Pedagog Prof. Dr. Norma RAZON: Bu sorunun cevabı ağlayan çocuğun yaşına göre değişir. Örneğin bebeklerin iletişim aracı, kendilerini ifade etme aracı ağlamaktır. Bu ağlama bebeğin acıktığını da gösterebilir, uykusunun geldiğini de gösterebilir, kısacası bebeğin o anki ihtiyacına göre ağlama sebebi değişir. Fakat ebeveynlerin bu ağlamalara duyarlı olması gerekmektedir. Bebek ağlayınca bebeği kendi haline bırakmak önerdiğimiz bir yaklaşım değildir. Çocuğun ihtiyaçları dikkate alınıp ebeveynler tarafından giderilmelidir.
Daha sonraki yaşlarda ağlamanın sebepleri değişebilir. Örneğin, telefonla oynamasına izin vermediğiniz çocuğunuz ağlayarak tepki gösterebilir ya da televizyonu kapatınca çocuk ağlayabilir. Bu tür ağlama ile ihtiyaç ağlamasının ayrımı ebeveyn tarafından dikkatlice yapılmalıdır. Engellendiği için ağlayan çocuk karşısında ebeveynlerin sağlam ve sabırlı bir duruş sergilemesi önemlidir. Çocuğun istediğini yapmamak, ancak çocuğun duygusunu anlamak, paylaşmak ve neden kendisine ‘’evet’’ denilmediğini çocuğa açıklamak gerekir.
Terk Edilme Korkusu Nedir? Nasıl Yenilir?
Eğitim Danışmanı, Pedagog Prof. Dr. Norma RAZON: Terk edilme korkusu çocuklarda yaygın olarak görülen bir endişedir. Çok erken yaşlarda çocuğa bakan kişi (çoğunlukla anne) ile çocuk arasında güvenli bir bağlanma oluşmamışsa çocukta her an sevdiği kişiyi kaybetme kaygısı görülebilir. Uzun vadede duygusal olarak çocuğu çok yıpratan bir durum haline gelebilir ve bu durumda yardım alınması gerekebilir. Uzun yıllar çocuğa bakan bir bakıcının aniden kaybolması, işi bırakması, memleketine dönmesi vs. sonucu yine çocukta terk edilme korkusu oluşabilir. Bu tür ani gidişler çocukta ‘’sevdiğim herkes aniden gidebilir, onlar her gittiğinde arkalarından ağla, böylece belki gitmezler’’ düşüncesini geliştirir. Anne babaların evden çıkarken çocuktan kaçarcasına gizli bir şekilde çıkması çocukta ‘’arkamı döndüğüm anda sevdiklerim kaçabilirler’’ şeklinde bir düşünce yaratır. Çocuğa bu konuda güvence vermek ancak güvenli bir ilişki yaşatarak mümkündür. Çocuk bilmelidir ki annesiyle babası evden ona haber vermeden çıkmazlar, nereye gittiklerini söylerler ve elbet eve geri dönecekler.
