Öfkeye neden olan durumlar çocuktan çocuğa değişebilmektedir. Çocuk gelişiminde öfkenin ortaya konuş şekli ve şiddeti de değişebilir. Öfke ile karşılaştıklarında kendi iç dünyalarında oluşan gerilimi anlamak gerekir ve bunların öfke dışında da ifade edilmesinin yolları araştırılmalıdır. Öfkeyi yaratan durumlar anlaşıldıktan ve bunun çocukta yarattığı iç gerginliği ortaya konulduktan sonra, bu durumun kabul edilmesi ve uygun ifade yöntemleri oluşturmak gerekmektedir.
Bebekler ilk günlerden itibaren ihtiyaçlarını ağlayarak ifade etmek eğilimi içerisindedir. İhtiyaçlarının doğru ve zamanında sağlanması yanında, anne ile kurduğu güvenli bağlanmanın sonucunda hızlıca rahatlamasını da öğrenirler. Kendilerini ifade etme yöntemi zaman içerisinde ağlamaktan çok başka şekillere de bürünmeye başlar. Genellikle öfke sorunu yaşayan bebek ve çocukların sadece durumu değil, genel yaşamlarında da ihtiyaçlarını ifade etmekte zorlandıkları görülmektedir. Çocukla kurulan ilişki ve sorun çözme yöntemleri, öfke konusunu da hallederken oldukça etkili olmaktadır. Gerginlik yaratan düşünce ve durumları olumluya çevirmek için oyun ya da ilişki şekilleri öğretmek çocuğun kendi kendini de rahatlatmasını öğrenmesine yardımcı olacaktır.
Değişikliği, engellenmeyi tolere edemeyen ve bunları büyük krizlere dönüştüren çocuklarla sorunları onlarla inatlaşarak aşamayız. Daha yumuşak, uzlaşmaya yönelik çözümler üretmek gerekir. Örneğin parktan ayrılmakta zorlanan ve kriz geçiren bir çocuğa bu durum ayrılmadan 5 dakika önce söylenmeli. Geri kalan 5 dakika içerisinde neleri yapabileceği anlatılıp, bunların bitmesiyle birlikte oradan ayrılacağınız söylenmeli. Onun protestolarına göre esnemek ve yeni haklar tanımak krizi bitirmeyecek, hatta tırmandıracaktır.
Çocukların hayatlarında rutinlerin olması onlar için iyi bir şeydir. Rutinler sınırların da öğrenilmesine yardımcı olur. Çocukla süre savaşına girmek doğru bir yöntem değildir. Öfke krizi yaşayan bebek ve çocuk ebeveynlerinin çoğunlukla inatlaşmaya yatkın olduğu gözlenmektedir. Öfke nöbetleri bitmeden veya kalabalık içerisinde uzlaşmaya, konuşmaya çalışılmamalıdır. Bu durumdan yıpranmış birçok ebeveynin yaptığı bir diğer hata da, çocuğun isteğini yerine getirmek ya da daha cazip bir durumla susturmaya çalışmaktır.
Unutmamak gerekir ki, karşılaştığınız sorunları çözme yöntemleriniz bu sorunun artmasına ya da azalmasına neden olabilmektedir. Uzun süren ve baş edilemeyen krizler yaşanıyorsa, mutlaka bir uzmandan destek alınmalıdır.
Uzman Klinik Psikolog Nazan Ülkü’nün “1,5 Yaş Öfke Nöbetleri” yazısını da okumanızı tavsiye ederiz.
Başarılı bir şekilde güncellendi
Başarılı bir şekilde silindi
İşleminiz gerçekleştirilirken hata oluştu.