Fonolojik farkındalık, tam anlamıyla ses farkındalığıdır. Kişinin sözcükleri meydana getiren sesleri duyabilmesi, tanıyabilmesi ve değiştirebilmesi yeteneğidir. Kişinin konuşma dilinde anlamdan uzaklaşarak seslere yoğunlaşabilmesidir, bu yüzden de temel anlamda işitsel dikkat becerisidir. Örneğin; ‘anne’ kelimesini oluşturan /a/, /n/, /n/, /e/ seslerini duyabilmek ve ayrıştırabilmektir. Fonolojik farkındalık; sözcüğü hecelere ayırabilme, sözcük seslerini ayrıştırabilme ve sesleri tekrar birleştirme yeteneklerini içine alır.
Dilin kusursuz yapısı nedeniyle tek tek sesleri duymak çoğu çocuk için zordur. Konuşma sırasında bizler, çaba sarf etmeden ve refleksif olarak sesleri bir araya getirerek sözcükleri bütünüyle üretiriz. Bu kusursuzluk da sesleri konuşma dilinin içine entegre eder ve fark edilmelerini güçleştirir.
Fonolojik farkındalığın önemi okuma, yazma ve anlama becerilerini etkilediği noktada ortaya çıkmaktadır. Öyle ki fonolojik farkındalık becerisi, bir çocuğun ileriki okuma becerisi için güçlü bir gösterge bile olabilmektedir. Konuşma dilindeki sesleri ayırt edemeyen çocuklar, okumaya geçişte harfleri de öğrenmede ve heceleri bir araya getirmede güçlük yaşayabilmektedir. Ayrıca ses farkındalığı zayıf olan çocuklar, harf ve ses arasındaki ilişkiyi de anlamakta zorlanabilmektedir.
Fonolojik farkındalığı zayıf olan çocuklar, çoğunlukla heceleme ve yazmada da sorunlar yaşamaktadır. Ayrıca etkinlikleri dağılmadan ve görevi tamamlayabilmek için sonuna kadar gidecek dikkati ve motivasyonu sürdürmede de zorlanmaktadırlar. Okumanın etkilendiği yerde anlamanın etkilenmesi de kaçınılmaz olmaktadır. Sesleri ayırt edemeyen çocuğun onları nasıl üreteceğini bilmemesi da gayet doğaldır, bu yüzden de artikülasyon problemleri ortaya çıkmaktadır.
Okuma öncesi dönemde çocuğunuzla yapacağınız eğlenceli etkinliklerle fonolojik farkındalığı artırabilirsiniz. Çevredeki sesleri, şarkı, hikaye ve konuşma seslerini birlikte dinleme buna güzel bir örnek olacaktır. Ayrıca çocuğunuzla çok erken yaşlarda bile kitap okumak farkındalığı artıracaktır. Özellikle çok uyak içeren kitapları seçmek fonolojik farkındalığa daha çok yardımcı olacaktır. Çocuğunuzla birlikte yılan sesi, kurbağa sesi gibi sesleri taklit etmek hem farkındalığı artıracak hem de sesleri nasıl üretebileceği konusunda çocuğunuza fikir verecektir.
Pedagog Dr. Yeşim Keskül Sercan ‘ın "Çocuğumuzun Konuşma Gelişimini İzlerken Nelere Dikkat Etmeliyiz?” yazısını da okumanızı tavsiye ederiz.
Fonolojik farkındalığı zayıf olan çocuklara terapiyle yardım edilemediği takdirde yukarıda bahsettiğimiz konulara ek olarak, matematik gibi konularda bile anlamaya dayalı görevlerde zorlanmalar yaşanabilmektedir. Bu çocuklar, yazılı sıralı yönergeleri anlamada ve tamamlamada zorlanabilmektedirler. Ayrıca her etkinlikte yaşıtlarına göre daha fazla çaba sarf etmek, görevi tamamlayamamak, anlayamamak ve bir yetişkinin desteğine daima ihtiyaç duymak çocuklarda öz güven problemleri ve performans kaygısı ortaya çıkarabilmektedir. Terapiyle hızlı bir şekilde ses, hece ve uyak farkındalığı artırılarak çocuğun daha hızlı okuması, okuduğunu anlaması ve sonuç olarak akademik hayatta daha öz güvenli olması sağlanır.
Başarılı bir şekilde güncellendi
Başarılı bir şekilde silindi
İşleminiz gerçekleştirilirken hata oluştu.