Çoğu 18 aylık bebek, çoğunlukla 10 kelime civarı kelime söyleyebilir. Önceki aylarda olduğu gibi, kulağa kelime gibi gelen ama aslında olmayan sesler çıkarabilir, bir şarkının melodisini mırıldanabilir. Konuşmalarda geçen sözcükleri tekrar etmeye çalışır, istediği bir şey varsa parmağı ile işaret eder. “İçinde” ve “üstünde” konseptlerini anlar.
Üst köpek dişleri genellikle 16-22 ay arası çıkmaktadır. Bebeğin dişleri düzenli şekilde fırçalanmaya devam etmelidir. Bu süreçte bebek kendi dişini kendi fırçalamayı denemek isteyebilir, buna izin verilmelidir fakat henüz dişlerini tamamen temizleyebilecek durumda değildir bu nedenle ebeveynler dişlerin iyice temizlenmesine yardımcı olmalıdır.
18 aylık bebek genellikle geceleri 11-12 saat uyur, gün içinde de 1-3 saat arası uyuyabilir. Bebeğin fazla direnmeden uykuya geçmesi için, uyku vaktinden bir süre önce ortam biraz durulmalıdır, müzik kapanmalı ve hareketli oyunlar bitirilmelidir. Rahatlatıcı bir banyo veya başucunda bir kitap okunabilir. Bebeğin her akşam fazla itiraz etmeden yatması ve uykusunu iyice alması için uyku vaktini geçirmeden yatırılması sağlıklı olacaktır. 18 aylık bebek beşiğinden çıkmaya çalışabilir ve çıkabilir, bu nedenle etrafın güvenli olduğundan emin olunmalıdır.
18 aylık bebek boy kilo gelişimi kız ve erkek bebeklerde farklı ilerlemektedir.
● 18 aylık kız bebeğin ortalama kilosu 10,2 kg ve ortalama boyu ise 80,7 cm’dir.
● 18 aylık erkek bebeğin ortalama kilosu 10,9 kg ve ortalama boyu ise 82,3 cm’dir.
Her öğün bebeğe çeşitli besin öğünleri sunulmalıdır: Meyve, sebze, tahıl grubu ve protein. 18 aylık bebek 3 ana öğün, 2 ara öğün yemelidir. Eğer 18 aylık bebek sütten kesilecekse, bu süreçte yavaş ilerlenmesi önem taşımaktadır.
● Birlikte şarkılar söylemekten, mırıldanmaktan büyük keyif alır ve sözcük dağarcığı gelişir. Birlikte şarkılar söylemek, dans etmek aranızdaki bağı da kuvvetlendirir.
Birlikte kitap okumak bebek için hem eğlenceli hem öğreticidir.
● El-göz koordinasyonu ve kaba motor becerilerinin gelişmesi adına bir topu birbirinize atıp tutmayı, yuvarlamayı deneyebilirsiniz.
● Oyuncaklarıyla saklambaç oynayabilirsiniz: Bir oyuncağını gözü önünde yastığın altına saklayın ve “Nereye gitti ayıcık?” diye sorun, eğer yastığı kaldırıp ayıcığı bulabiliyorsa nesne sürekliliği bilinci oldukça gelişmiş demektir, eğer ayıcığı sakladığınızda yastığı kaldırıp bakmıyorsa ayının var olmaya devam ettiğinin farkında olmayabilir yani henüz nesne sürekliliği bilinci yeterince gelişmemiş olabilir ve endişelenmemek gerekir, nesne sürekliliği bilinci genellikle 2 yaşında tamamlanmış olur.
18 aylık bebek gelişimi sürecinde eğitici oyun ve oyuncaklar çok önemlidir.
● Pelüş oyuncakları veya bebekleri varsa bebeklerine ve pelüş oyuncaklarına yemek hazırlar ve yedirir gibi yapar.
● Çeşitli şekillerdeki küpleri şekil boşluklarından atabileceği “Bul-Tak” oyuncağı şekilleri ve boyutları öğrenmesi, el-göz koordinasyonu açısından geliştiricidir.
● Parçaları çıkan oyuncakları ayırıp birleştirmesi de parmak kaslarını kuvvetlendirir.
● Bu dönemdeki bebekler çevrelerine çok merak duyarlar, özellikle hayvanlar ve sesler ilgilerini çeker.
● Hayvanları tanıtan resimli kitaplar hem ilgilerini çekebileceği gibi öğreticidir de. Bu kitaplar sayesinde ebeveynler bebeğe hayvanları kategorize etmeyi ve nasıl sesler çıkardıklarını öğretebilir.
● Çeşitli araçların olduğu (Polis, ambulans, itfaiye gibi) resimli kitaplardan da faydalanılabilir bu araçların işlevi ve nasıl sesler çıkardıkları öğretilebilir. Böylelikle, dışardan ambulans sesi duyulduğunda bebek sesin nerden geldiğini bilir ve korku duymaz, hatta öğrendiği hayvanlar ve araçları dışarda gördüğünde parmağı ile işaret edebilir.
● “Bak ve Bul” kitapları da oldukça eğlenceli ve nesne sürekliliği bilincini geliştirici sayılabilecek kitaplardır.
● “Dokun ve Hisset” kitapları ise dokuları tanıması ve eğer farklı dokulara karşı hassasiyeti varsa belki de bu eğlenceli resimlere bakıp dokunarak bu hassasiyeti bir nebze hafifleyebilir.
Genellikle 5-6 yaşına kadar çocuklara herhangi bir zeka testi yapılmaz ve yapılmasına gerek yoktur. Eğer mental yeteneklerinden, iletişim kurma becerilerinden şüphe duyuluyorsa çocuk doktoruna danışılmalıdır.
18 aylık bebek gelişimi sırasında geçen aylarda olduğu gibi ayrılma anksiyetesi gösterebilir hatta bu durum özellikle kreşe başlama döneminde yoğunlaşabilir, annenin bebeği kreşe bırakması oldukça zorlayıcı olabilir. Bebeğin kreşe başlaması bağımsızlaşmasında çok önemli bir adımdır ve bu adımı sağlıklı şekilde atmak önem taşır: Bebeğin, kreşe başlamadan önce ara ara anneden kısa süre için (1-2 saat gibi) ayrı kalmayı deneyimlemesi gerekmektedir. Daha önce anneden hiç ayrı kalmamış olan veya bunu yalnızca 1-2 kez deneyimlemiş bebek/çocuk kreşe başlamakta duygusal açıdan çok zorlanır, kendini güvende hissetmeyebilir. Bebek kreşe verilmeden önce anneden ayrı kalmaya tahammülü gözlenmelidir, anne kısa süreler (1-2 saat) için bebeğin tanıdığı ve güvendiği birine (anneanne ve dede gibi) bebeği emanet etmelidir. Anne ve bebek arasında sağlıklı ayrılma ve kavuşma sağlanmalıdır. 18 aylık bebek eğer kreşe gidecekse uzun saatler orada kalmaya dayanamayacaktır, bu sebeple bebek ilk defa kreşe başladığında bu süreyi kısa tutmak önemlidir. Bebeğin gittiği kreşteki öğretmenler mutlaka çocuk psikolojisine hakim olmalı, kendi psikolojik durumları sağlıklı olmalı ve çocuklarla olan iletişimleri ve davranışları yetkililerce denetlenmelidir. Bebeğin gittiği kreşin bebeğin kendini güvende hissettiği, fiziksel ihtiyaçlarının karşılandığı ve keyif duyduğu bir yer olmalıdır, bunlar olmadıkça bebek kreşte yapılan eğitici aktivitelere katılmakta güçlük çekebilir çünkü her bebeğin, çocuğun ve yetişkinin birincil önceliği fiziksel ihtiyaçlarının giderilmiş olması ve güven hissidir, bu ikisi olmadıkça bir kişinin başka bir şeye odaklanması çok zordur. Bebeğin gittiği kreşte bebeğin yaşına uygun aktiviteler yapılmalı ve yaşına uygun beceriler üzerinde durulmalıdır, bebekten yaşından büyük şeyler yapabilmesi beklenmemelidir, bu sebeple kreşte görevli kişilerin bebek ve çocuk gelişimini çok iyi bilmesi gerekir.
İlginizi çekebilecek yazılarımız:
*****
Uzmanlarımız ÇocukluDünya Yıllık Premium üyelerinden gelen soruları cevaplıyor. Hemen üye olun, sizin sorularınızı da cevaplayalım. Sadece eposta atmanız yeterli. Üye avantajlarını burada görebilirsiniz.
Merhabalar 1,5 yaşında oğlum var. Birşey istediğinde hayır olmaz dediğimizde veya kızdığımda o an elinde ne varsa fırlatma yada kapılara yada yerlere eğilip başını vurma, kimi zaman da kendine yüzüne, başına yumruk atma alışkanlığı oluştu. Ne yapsam yitiremiyorum alışkanlığını. Kendine zarar verip ilerde piskolojisi bozuk olmasından korkuyorum
Eğitim Danışmanı – Pedagog Prof. Dr. Norma Razon: Merhabalar,
Oğlunuzda gözlemlediğiniz bu hareketler, 1,5- 2,5 yaşları arasında sık karşılaştığımız hareketler, özellikle çocuklar engellendiklerinde, çocuklara kızıldığında.
2 yaş dolaylarında, öfke, kırıklık, çocuklara bu hareketleri yaptırıyor.
Kendine zarar veren bu hareketleri yaptığında çocuğu kucağınıza alıp uzun uzun konuşmayın, uzun uzun okşamayın, onu zarar görmeyeceği bir yere koyun, fırlattığı nesneyi alın kaldırın, başını kapıya veya yere vuruyorsa "Başımızı vurmak yok" deyip odasına götürün, siz de sakinleşene kadar yanında durun ama oynamayın, ilgilenmeyin. Yüzüne yumruk atıyorsa, engelleyin "Yüzümüze vurmuyoruz" deyin, o pozisyondan çıkarın. Panik yapmayın, endişeli ve telaşlı bir tavır takınmayın, ilgi de göstermeyin.
Bu hareketleri yaptığında ilgi alamadığı gibi ilgi kaybettiğini yaşamalı.
Çocuklara aşılanması gereken kural: Gündelik hayatta ve oyunlarda kendine zarar vermek yok, karşındakine zarar vermek yok, önündeki eşyaya veya oyuncağa zarar vermek yok.
Kolay gelsin
Başarılı bir şekilde güncellendi
Başarılı bir şekilde silindi
İşleminiz gerçekleştirilirken hata oluştu.